MİLLİ PİYANGO KUŞKULUDUR, MEKRUHTUR
Perşembe, 18 Temmuz 2013 00:00

MİLLİ PİYANGO KUŞKULUDUR, MEKRUHTUR

Bir TV sohbetimde Milli Piyango hakkında sorulan bir soruya “Milli Piyangonun haram olduğu hakkında kesin delil yoktur, ancak kuşkuludur, mekruhtur” demiştim. Hemen bu sözümü gazeteler manşete çekmişler ve benim Milli Piyangoya helâl dediğimi yazmışlar. İbrahim Kayra isimli okurum da sözlerime şaşırdığını belirtiyor ve Dr. M. Bozdağ’ın bizi tevbeye çağıran tehditkâr bir yazısını gönderiyor. Bu zat, âdeta bir peygamber edasıyla hakkımızda hüküm biçiyor. Herkesin kendi miktarını bilmesi gerekir. Hiç kimse bir başkasına âhiret hükmü biçme hakkına sahip değildir. Peygamber Aleyihsselâm bile kimsenin vekili, kefili değildir. Kur’ân: On­ların he­sabından sana bir sorumluluk, senin he­sabından da onlara bir sorum­luk yoktur!” (En’âm: 52) buyurmaktadır.

Allah'ın yasaklamadığını kimse yasaklayamaz. Kur'ân'da Milli piyangonun haram olduğu söylenmiyor. Zaten Peygamber zamanında Milli piyango diye bir şey yoktu. Kur'ân'da haram kılınan Meysir'dir. Meysir, fakirlere ikram için oynanan bir kumar çeşidi idi. Ezlâm ve aklâm denen on okla oynanırdı. Bu okların adları: fezz, tev'em, rakîb, hils, nâfis, müsbil, mu'allâ, sefîh, menîh ve vağd idi. Bu on oktan yedisine pay verilmişti. Diğer üçü boştu. Yedi okun payları da rakamları oranında idi. Fezzin bir payı, tev'emin iki payı, ...mu'allânın yedi payı vardı. Her okun üzerinde adını ve payını belirten işaretler bulunurdu.

Kesilen deve 28 parçaya ayrılırdı. Okları Ribâbe denilen bir torbanın içine koyup "mucîl" denen âdil bir kişinin önüne bırakırlardı. Son üç ok, bu adama pay ayırmak için ilâve edilirdi. Ayrıca biri de arkasından onu gözetler, birini kayırmamasına dikkat ederdi. Sadece başını çıkarabileceği bir elbise giydirilen bu adam, torbayı karıştırıp oyuna katılanlardan birinin adına bir ok çekerdi. Kime fezz çıkmışsa o, bir hisse alırdı; kime tev'em çıkmışsa o iki hisse alırdı; kime mu'allâ çıkmışsa o da yedi hisse alırdı. Boş yok çıkanlar bir şey almaz, devenin parasını öderlerdi. Oyuna katılanlar, kazandıkları payları yemezler, fukaraya verirlerdi. Araplar bu oyunu bir meziyet bilirler ve oyuna katılmayanları kınarlardı.

Piyango, çekiliş bakımından Kur'ân'ın yasakladığı Arap Meysirine benzese de Meysirin iki önemli unsuru piyangoda yoktur. Meysire iştirak edenler, işlerini güçlerini bırakıp saatlerce bu işle meşgul olurlar. Zikirden ve namazdan gaflet ederler. Kaybedenler, kazananlara öfke ve düşmanlık beslerler. Kur'ân Meysirin yasaklanma hikmetini şöyle açıklıyor: "Şeytân, şarap ve meysir ile aranıza düşmanlık ve kin sok­mak, sizi Allâh’ı anmak­tan ve namazdan alıkoymak istiyor. Artık (bunlardan) vazgeçecek mi­siniz?" (Maide: 91)

Piyango işleminde kişilerin işi, sadece bilet almaktan ibarettir. Çekilişin başında durup vakit kaybetmez, onunla meşgul olmazlar. Bu bakımdan piyango, kişinin namazdan ve zikirden gafletine neden olmaz. Ayrıca piyangoya katılanlar, birbirlerini görmez ve tanımazlar. Bundan dolayı kaybedenlerin, kazananlara düşman olması da söz konusu değildir. Sonra kaybedilen meblağ da sadece biletin parasıdır, öyle bir aileyi yıkacak kadar büyük bir meblağ değildir. Ama Meysirde bu meblağ bir devenin fiyatıdır.

İşte bundan dolayı piyango bazı bakımlardan meysire benzese de onun tam aynı değildir. Çünkü onun haram kılınmasındaki illet bunda yoktur. Bunun için piyangonun durumu kuşkuludur. Meysir gibi harâm olduğu söylenemez ama mübâh olduğunda da kuşku vardır. Takvâ gereği bundan da uzak durmak en uygun yoldur.

Reşîd Rızâ da Menar adlı Tefsîrinde piyangonun, meysire benzese de meysirin hürmet illetinin onda olmadığını söylüyor:

"Hattâ denebilir ki: Hastaları tedavi için hastane, fakir çocukları okutmak için okul, yetîm, kimsesiz çocukları yetiştirmek için yurt yapılacak piyango gelirleri, halkın malını batıl ile yemek anlamına gelmez. Yalnız kazanan numaraların para alıp, diğer malın cemiyette veya devlette kalması hususu vardır. Her ne ise bunda, Arap meysirinde olduğu gibi devenin parasını yüklenenin, başkalarına duyduğu düşmanlık ve buğz olmadığı gibi, Allah'ı anmaktan ve namazdan alıkoymak da yoktur." (Tefsîru'l-Kur'âni'l-Hakîm, 2/330)

Ben piyango helâldir, güzeldir demedim ki. Helâl ve haram olduğu kuşkuludur, bu bakımdan mekruhtur, dedim. Reşid Rıza'nın görüşünü aktardım. Siz İslam âlimlerinin piyangoya haram dediklerini yazıyorsunuz. Evet, çoğunluk o görüştedir ama işte Reşid Rıza gibi saygın bazı âlimler de piyangonon tam Meysir hükmünde olmadığını söylemişlerdir. Bütün İslam âlimleri öyle deseydi İslam hükümlerini uygulayan Osmanlı Devletinde Piyango uygulanmazdı.

Her ne ise sadece Allah'a hesap vereceğiz. Vicdani kanaatimizi söylüyoruz, ne kimsenin beğenisi, ne de bir menfaat sağlamak için yazmayız ve bir şey söylemeyiz. Keşke bizi eleştirmek ve bize kara çalmak isteyenler bizim kadar Kur'ân'ın özüne bağlı kalsalar. Ataların sözüne değil de Kur'ân'ın özüne uysalar.