HALKI ÂḪAR (5)

(...dünden devam)

Fakat çocuk doğup burnu ve ciğerleri hava ile temasa gelir gelmez iki kulakçık arasındaki perde derhal kapanır. Kapanır ki sağ kulakçıktaki kan, sağ karıncığa insin, oradan akciğere giderek temizlensin, sol kulakçığa gelsin, sol karıncığa insin ve vücuda pompalansın. Anne karnında kalbin bu iki bölümü arasındaki perde açık iken çocuk doğar doğmaz bunun kapanması gerekir. Yoksa çocuk kanı temizlenmediği için bir iki dakika içinde ölür. Önce açık iken çocuk doğunca yaşaması için bu perdeyi kapatan, hiç şüphesiz o yüce Yaratıcının hikmeti, tedbiri ve düzenidir. Tesadüfte böyle düzen olamaz.

Şu satırları yazmadan iki gün önce Amerika'nın Sesi, Amerika'daki bilim adamı doktorların önemli bir araştırmalarının sonucunu yayınladı: İlim adamlarının araştırmalarına göre normal vaktinden önce doğan çocukların anne sütünde, normal doğanların anne sütlerine oranla iki katı fazla besleyici maddeler vardır. Bu da anne rahminden erken ayrılmış olan yavrunun, diğer normal zamanında doğan yavruya göre daha fazla olan beslenme ihtiyacını karşılamak içindir. Erken doğan, anne rahminde alacağı gıdayı alamayıp beyin vesair hücreleri anne karnında gerekli tekamülü sağlayamadığından bu eksikliği tamamlamak için yüce yaratıcı, erken doğan yavrunun anne sütüne, ötekilerin iki misli besleyici maddeler katmaktadır ki bu çocuk o gıdalarla gerekli beslenimi sağlayıp tekâmülünü tamamlasın.

İşte her şeyi bilen ve en güzel şekilde yaratan o hikmetli Yaratıcı, cenini böyle mükemmel bir düzen içinde yaratıp varlığa getirmekte ve onun yaşaması için gerekli ortamı sağlamaktadır: "Yaratıcıların en güzeli Allah, ne yücedir!”

15-16’ncı âyetlerde de belli bir süre sonra ölen insanın, kıyâmet gününde tekrar diriltileceği belirtiliyor. Bu kadar ince düzen ve hikmet ile yaratılan insan, elbette başı boş bırakılacak, yok olup gidecek değildir. Bu hayat da bundan daha mükemmel bir hayâta hazırlanma, ona doğma devresidir.

***