KUR’ÂN’DA TABΑAT TASVÎRİ (40) PDF 
Pazar, 03 Eylül 2023 00:00

KUR’ÂN’DA TABΑAT TASVÎRİ (40)

(...dünden devam)

Doğa yasaları ve olayları Allah’ın şânının yüceliğini hal diliyle söyledikleri gibi melekler de O’nun heybetinden korkarak şânının yüceliğini anarlar.

Allah, bulutların sürtüşmesinden doğan yıldırımları dilediği yere gönderir ve onunla dilediğini vurur. Bu olayları görüp durdukları halde hâlâ Allah hakkında tartışanlar vardır. Tuzağı şiddetli, vurması çok çetin olan Allah’ın cezâsından, intikamından çekinmezler.

“Gökten bir su indirdi de dereler kendi ölçüsünce (o su ile) çağlayıp aktı. Sel üste çıkan köpüğü taşıdı. Süs, yahut eşya yapmak için ateşte yak(ıp erit)tikleri madenlerden de bunun gibi bir köpük (posa) vardır. Allah, hak ve bâtılı böyle benzetme ile anlatır. Köpük yok olup gider. İnsanlara yararlı olan ise yeryüzünde kalır. İşte Allah, böyle güzel meseller verir." (Ra‘d: 87(13)/17)

87(13)/17’nci âyette, hakkın yararlı, kalıcı; batılın bir süre üste çıksa da yararsız, gidici olduğu şöyle bir doğa tasvîri ile canlandırılıyor: Allah'ın yağdırdığı yağmurdan seller oluşur. Her derenin büyüklüğüne göre çağlayıp akan seller üzerinde köpük, çer çöp belirir. Süs eşyası, kap kaçak yapmak için altında ateş yakılarak eritilen madenlerin üzerinde de posa görülür. Gerek sel gerek maden üzerindeki köpük atılır, yok olur, selin hareketi zayıflayınca köpük dağılır, çer çöp derenin kenarlarına yapışır, geriye yararlı olan su kalır. Madenin tortusu atılır, yararlı olan cevher kalır. Yararlı olan köpük ve tortu değil, kalıcı olan su ve madendir. İşte hak karşısında batılın durumu da böyledir. Batıl bir süre hakkın üstüne çıkmış olsa da sonunda söner, gerçek ortaya çıkar. Gerçek kalıcı, batıl ise köpük ve tortu gibi geçicidir.

“19- Ya da (onlar), gökten boşanan, içinde karanlıklar, gök gürlemesi ve şimşek (ler) bulunan bir yağmur (a tutulmuş) gibi (dirler). Yıldırım seslerinden ölüm korkusuyla parmaklarını kulaklarına tıkarlar; oysa Allah, inkârcıları tamamen kuşatmıştır. 20- Neredeyse gözlerini kapıverecek olan şimşek önlerini aydınlattı mı o(nun ışığı)nda yürürler, üzerlerine karanlık çökünce dikilip kalırlar. Allah dileseydi elbette işitmelerini ve görmelerini de (alıp) götürürdü. Şüphesiz Allah’ın her şeyi yapmağa gücü yeter. 21- Ey insanlar, sizi ve sizden öncekileri yaratan Rabb’inize kulluk edin ki, (Allah’ın azâbından) korunasınız. 22- O (Rabb) ki yeri, sizin için döşek, göğü de bina yaptı. Gökten su indirdi, onunla size rızık olarak çeşitli ürünler çıkardı. Öyleyse siz de bile bile Allah’a eşler koşmayın." (Bakara: 92(2)/19-22)

(devamı yarın..)

 

 

   Copyright @ Süleyman Ateş