KUR’ÂN’DA TABΑAT TASVÎRİ (21) PDF 
Salı, 15 Ağustos 2023 00:00

KUR’ÂN’DA TABΑAT TASVÎRİ (21)

(...dünden devam)

Rüzgârlar, bulutları birbirine sürtüştürür. Bu sürtüşmeden elek­tron akımı sonucunda gök gürültüsü ve şimşek olur. Sıkışan bulutların içerdiği sular süzülmeğe, yağmur olarak yeryüzüne inmeğe başlar. Rüzgârlar bulutların birbirine elektron aşılamasına sebebolduğu gibi, bitkiler arasındaki döllenmede de önemli rol oynar. Canlılar döllenme ile ürerler. Bitkiler de canlı ve erkekli, dişilidir. İşte rüz­gârlar, erkek tohumları dişi çiçekler üzerine kondurmak suretiyle bitkiler arasında döllendirme (tozlandırma) yaparlar. Âyette bu gerçeklere işaret edilmektedir.

Yağan yağmur ve akan sularla doğa canlanır. Kurduğu düzenle doğayı canlandıran, öldüren, yeniden dirilten hep Allah’tır. İşte Hicr: 54(15)/23. âyette bu gerçek vurgulanıyor: “Dirilten ve öldüren biziz, vâris olan da biziz!” buyuruluyor. Her şey ölür, kalıcı olan yalnız Allah’tır. Bütün mülk sahipleri, kendilerine mal ettikleri, kendilerinin sandıkları şeyleri bırakıp giderler. Mülk, o geçici sahiplerden Allah’a kalır. “Mülk benimdir” diyenler, sonunda ister istemez mülklerini Allah’a bırakıp giderler. Bu âyette asıl mülk sahibinin Allah olduğu vurgulanıyor.

"95- Dâneyi ve çekirdeği yaran, şüphesiz Allah’tır. (O), ölüden diriyi çıkarır, diriden de ölüyü çıkarır. İşte Allah budur. O halde nasıl (yalnız O’na tapmaktan) çevriliyorsunuz? 96- Karanlığı yarıp sabahı ortaya çıkaran O’dur. Geceyi dinlenme zamanı, güneşi ve ayı (vakitlerin bilinmesi için) birer hesap (ölçüsü) yapmıştır. Bu, o üstün ve bilen(Allah)ın takdiridir. 97- O’dur ki size, karanın ve denizin karanlıklarında, yıldızlardan yararlanıp yol bulma imkânı verdi. Gerçekten biz, bilen bir toplum için âyetleri geniş geniş açıkladık. 98- Odur ki sizi bir tek nefisten inşâ etti. Sizin için bir kalış ve bir emânet olarak konuluş yeri ve süresi vardır. Gerçekten biz, anlayan bir toplum için âyetleri geniş geniş açıkladık. 99- O’dur ki, size gökten su indirdi. Onunla her çeşit bitkiyi çıkardık, o bitkiden bir filiz çıkardık, ondan da birbiri üzerine binmiş dâneler; hurmanın tomurcuğundan sarkan salkımlar, üzüm bağları; zeytin ve nar (bahçeleri) çıkarıyoruz. (Bunların) kimi birbirine benzer, kimi benzemez. Her birinin meyvesine bakın: Meyve verirken ve olgunlaştığı zaman. Şüphesiz bu size gösterilenlerde, inananlar toplumu için elbette çok ibret vardır." (En‘âm: 55(6)/95-99)

(devamı yarın..)

 

 

   Copyright @ Süleyman Ateş