KUR’ÂN’DA TABΑAT TASVÎRİ (19) PDF 
Cumartesi, 12 Ağustos 2023 00:00

KUR’ÂN’DA TABΑAT TASVÎRİ (19)

(...dünden devam)

"22- Sizi karada ve denizde yürüten O'dur. Gemide olduğunuz zaman(ı düşünün): Gemiler, içinde bulunanları hoş bir rüzgârla alıp götürdüğü, ve (yolcular) bununla sevindikleri sırada, birden gemiye, şiddetli bir kasırga gelip de, her yerden gelen dalgalar onları sardığı ve artık kendilerinin tamamen kuşatıldıklarını (bir daha kurtulamayacaklarını) sandıkları zaman, dîni, yalnız Allah'a hâlis kılarak O'na şöyle yalvarmağa başlarlar: "Andolsun, eğer bizi bundan kurtarırsan, şükredenlerden olacağız. 23- Ama (Allah) onları kurtarınca hemen yeryüzünde haksız yere taşkınlık yaparlar. Ey insanlar, taşkınlığınız kendi aleyhinizedir. Sadece şu yakın (geçici) hayâtın zevkinden ibârettir. Sonra dönüşünüz bizedir; size bütün yaptıklarınızı haber veririz. 24- Şu yakın hayât, tıpkı gökten indirdiğimiz bir suya benzer: İnsanların ve hayvanların yediği arz bitkisi o su ile karıştı: nihâyet yer zînetini takınıp süslendiği ve halkı da on(un ürününü devşirmeğ)e kadir olduklarını zannettikleri sırada birden buyruğumuz ona gece veya gündüz geldi; sanki dün o hiç (bitkisiyle süslenip) şenlenmemiş gibi, onu biçilmiş yaptık (süsünü, zenginliğini biçtik, yok ettik). İşte biz, düşünen bir toplum için âyetleri böyle geniş geniş açıklarız." (Yûnus: 51(10)/22-24)

Yûnus: 51(10)/22-24. âyetlerde Allah’ın, insanlara ni‘metleri arasında onları karada ve denizde çeşitli araçlarla taşıdığına dikkat çekilmektedir: Kara ve deniz taşıtları, Allah’ın yasaları sayesinde insanları taşır. İnsanlar gemiye binip güzel esen rüzgârın etkisiyle akıp giden geminin içinde şen şakrak seyahat ederlerken birden bire çıkan fırtına ve yandan gemiyi kuşatan dalgalar arasında ölüm tehlikesiyle karşı karşıya kalınca putlara, uydurma tanrılara değil, sadece Allah’a yalvarırlar: “Bizi bu durumdan kurtarırsan, sana şükredeceğiz, nankörlük etmeyeceğiz” derler. Fakat Allah onları tehlikeli durumdan kurtarınca yine yeryüzünde haksızlık etmeğe, Allah’a ortak koşmaya başlarlar. Allah’a ortak koşmak büyük bir zulüm(haksızlık)tır." (Lokman: 57(31)/13).

Gökten inen yağmurun etkisiyle insanların ve hayvanların yiyecekleri bitkiler yeşerdi, yeryüzü süslendi, yeşillendi, şenlendi. Her yanda gür ürünler baş gösterdi. Sahipleri bu ürünleri devşireceklerini, gerçekten buna sahibolacaklarını sandılar, sevindiler. Onlar böyle mutlu bir umut içinde iken gece veya gündüzün herhangi bir sâatinde Allah'ın buyruğuyla ansızın çıkan dondurucu bir kasırga, veya sel gibi bir felâket, o ürünleri, ekinleri biçti, attı; bugün yere serilen o ürünler, dün sanki hiç yokmuş, ya da yer yüzü bu ürünlerle hiç şenlenmemiş gibi oldu.

(devamı yarın..)

 

 

   Copyright @ Süleyman Ateş