KUR’ÂN’DA TABΑAT TASVÎRİ (7)

(...dünden devam)

Dalların birbirine sürtülmesinden kıvılcım çıkması, gerçekte bir elektrik olayıdır. Sürtünmeden elektron akımı olur, bundan elektrik doğar. Görünüşte yeşillik ateşe zıddır. Gerçekte sürtünmeden elektron akımı dolayısıyla elektriğin meydana gelmesi, Allah’ın bir yasası olup gayet doğaldır. İşin içyüzünü bilmeyen insana bu olay, olağan üstü görünür. İşte nasıl görünüşte mâhiyeti birbirine ters şeyleri Allah, bir araya getiriyorsa ve bu olay, gerçekte doğal ise, imkânsız gibi görünen bedenden ayrılan ruhların yeniden beden­lenmesi de Allah’a göre gayet doğaldır. Her şey O’nun buyruğuna bağlıdır. O, ölülerin can bulmasını dilemiştir. Onun için ölüler canlanır. Sûr’a yahut sûretlere üflemekle cesetlere can girer. Maddeye hayat veren, Allah’ın hayât soluğu olan ruhtur. İşte Allah, hayat soluğu olan ruhu, sûretlere üfleyince cansız sûretler can bulur. Dünyâ hayâtı tamamlandıktan sonra Allah’ın bir tecellîsiyle bedenlere yeniden dönecek ve yeni bir rûhânî-maddî hayât düzeni kurulacaktır.

“Rabb'ini görmedin mi gölgeyi nasıl uzattı? Dileseydi, onu durgun yapardı. Sonra nasıl güneşi ona delîl kıldık (gölgenin görünmesini, ışığa bağlı kıldık)? 46- Sonra (güneş yükseldikçe) gölgeyi yavaş yavaş çekip aldık. 47- O, geceyi sizin için elbise, uykuyu dinlenme gündüzü de kalkıp çalışma zamanı yaptı. 48- Ve O, rahmetinin önünde rüzgârları müjdeci gönderdi. Ve gökten tertemiz bir su indirdik. 49- Ki onunla ölü bir ülkeyi diriltelim ve onunla yarattığımız hayvanlardan ve insanlardan birçoğunu sulayalım." (Furkan: 42(25)/45-49)

Furkan: 42(25)/45-49. âyetlerde güneşin etkisiyle gölgeyi uzatıp kısaltan, geceyi bir elbise gibi insanların üstüne örterek uyku ile vücudu dinlendiren; gündüzü herkesin işine gücüne gideceği çalışma zamanı yapan; basınç değişikliklerinden oluşan yağmur müjdecisi rüzgârların ardından yağmur yağdırıp ölü gibi kurumuş yeri bitkilerle, çiçeklerle canlandıran ve yarattığı hayvanları ve insanları sulayan Allah’tır. İşte bu işleri yapan Allah’a tapılır. Hiçbir iş yapamayan uydurma tanrılara tapmanın bir yararı yoktur.

Bu âyetler, evrende görülen bu olayları Allah’ın yaptığını belirtmek suretiyle Allah’ın kudret ve hikmetine dikkati çekmektedir. Güneşin gölgeye delîl olması, güneşin etkisiyle gölgenin uzayıp kısalması demektir. Güneş olmasa gölge de olmaz. Dünyânın dönmesi nedeniyle güneş ışığı, yer yuvarlağı üzerinde doğudan batıya doğru hareket eder. Bu ışık, dünyâya kâh dikey, kâh yatay düşer. Güneşin ışığı dikleştikçe gölge kısalır, yataylaştıkça gölge uzar. Demek güneş gölgenin rehberidir.

(devamı yarın..)