BOŞAMAK CİDDİ BİR İŞTİR, ÇOCUK OYUNCAĞI DEĞİLDİR
Pazar, 19 Ocak 2014 00:00

BOŞAMAK CİDDİ BİR İŞTİR, ÇOCUK OYUNCAĞI DEĞİLDİR

Selamünaleyküm Hocam. Sizin talakla ilgili yazılarınızı okudum fakat kendiminkine benzer sorular olsa da tam anlamıyla örtüşmediği için sormak istiyorum. Lütfen değerli vaktinizi ayırıp beni vesveseden kurtaracak ve mutmain edecek cevabınızı verin. Çok zor durumdayım. Mesele şu:

Düğünümüz henüz yapılmadı ama nişanlımla dini nikâhımızı kıydırdık.

Eşimle sahih halvet yaşadık ama birleşme olmadı. Geçenlerde bir tartışma esnasında eşimle telefonla konuşurken oraya geliyorum yüz yüze konuşacağız dedim. Biraz sinirliydim biraz da korkutmak niyetiyle daha da sinirliymiş gibi davranıyordum. O sırada canıma kıyabileceğimi kastederek -şu an her şeyi yapabilirim- dedim. O da her şeyi yapabileceğini söyledi. Sonra bana eve geri dön, şimdi yanıma gelme dedi. Ben de tamam dönüyorum ama "bana hakkını helal et" dedim. Oda etmiyorumdedi. Neden böyle söylüyorsun deyince ben (emin değilim ama) -eve gidip kendime zarar vereceğimi- söylediğimi hatırlıyorum. Sonra o biraz alttan aldı. Ben senin karınım sana iyi davranmak zorundayım dedi. Ben de -evet sen benim karımsın bitti o kadar bana iyi davranmak zorundasın- dedim. Buradaki -bitti o kadar- ifadesi bunun üstüne başka laf söylemeye gerek yok anlamındaydı. Mevzu böylece kapandı, biz normal yaşantımıza geri döndük. Yine sahih halvet yaşadık ama bu arada bir vesvese içimi kemirmeye başladı.

Acaba ben eşime -bana hakkını helal et- lafzını söylerken niyetim kendime zarar vereceğim imasıyla eşimi korkutmak mı yoksa boşanmak mıydı? Sadece korkutmak mı istemiştim yoksa o sırada hem korkutmak hem de boşanmak aklımdan geçmiş miydi? Aklımdan boşanmak geçtiyse ya da bu sözle boşanmayı kastettiysem ne olur düşüncesi beni yiyip bitirdi. (O sırada gerçekten sinirli miydim değil miydim bundan bile emin olamıyorum.) Acaba boşanmak anlamında kullanıp kullanmadığımdan emin olmadığım için bir şey olur mu? gibi binlerce düşünceye bir de internette okuduklarım eklenince vesvesem iyice kabardı.

Şimdi nikâhımıza bir zarar gelmiş midir diye çok korkuyorum. Ne dersiniz?

Cevap: Bu yazdığın şeyler ceviz kabuğunu doldurmayacak kadar çocuksu düşüncelerdir. Bir kere kadın boşamak bir laf ile yapılacak bir işlem değildir. Yüz kez açıkladım bunu. Niçin anlamak istemiyorsunuz? Dini nikâh ile evlenmiş olan karı koca, birlikte olabilir, her şeyi de yapabilirler. Karısını boşamak isteyen kimse, âdetten yeni temizlenmiş olan karısı ile cinsel ilişkiye girmeden "Boş ol" der. Bir ay geçer. Kadın ikinci temizlik süresine girince yine onunla birleşmeden "Boş ol" der. Bir ay sonra kadın âdet görüp üçüncü temizlik süresine girince adam boşamaya kararlı ise yine "boş ol" der. Bu ay sonuna kadar dönme hakkı vardır. Kadın üçüncü âdetini de görürse artık kadın tamamen boşanmış ve özgürlüğüne kavuşmuş olur. Senin yazdığın gibi ne niyetle söylediğini bilmediğin "Bitti artık" sözüyle kadın boş olmaz. Boşamak ciddi ve çok sorumlu bir iştir. Kuşkulu laflarla boşama olmaz. Ayrıca boşayan kimsenin boşama işlemini iki şahit huzurunda yapması da yine Kur'ân'ın emridir. Evladım, kendini böyle kuşkular içinde bırakma. Git karınla veya nişanlınla iyi geçin, vakti gelince düğününüzü yapın. Allah mesut eylesin.