BAŞÖRTÜSÜ HAKKINDAKİ YAZIMIN TAVZİHİ
Cuma, 06 Aralık 2013 00:00

BAŞÖRTÜSÜ HAKKINDAKİ YAZIMIN TAVZİHİ

Sayın hocam bu iki cevabıda veren sizsiniz birinci cevabınız ile ikinci cevabınız tam ters bunun hangisi dogru? Cevabınız için şimdiden teşekkür ederim...

Cevap: -Anlayışınız nispeten doğrudur. Başörtüsü İslâm'ın orijinal emri değil, Arapların köklü geleneğidir. Başörtüsü hür'lüğün simgesiydi. Cariyelerin başlarını örtmelerine müsaade edilmezdi. Bu husus İslam’dan sonra da devam etmiştir. Benim ayrıntılı görüşümü öğrenmek istiyorsanız Nur Suresinin 31-32. âyetlerine yaptığım açıklamayı "Yüce Kur'ân'ın Çağdaş Tefsiri"nden okuyabilirsiniz.

-Başörtüsü takmak bir Kur’ân emrini uygulamaktır. Bunu herhangi bir sebeple uygulamayan, hükmü bile bile inkâr etmedikçe yine Müslüman’dır, “Kur’ân’da başörtüsü diye bir şey yoktur, başörtüsü erkeklerin baskısı sonucu kadınlara dayatılmaktadır. Böyle bir din hükmü olamaz” gibi laflar eden, Kur’ân’ın buyruğunu reddetmiş ve büyük günaha girmiş olur. Kişi dilerse Kur’ân’a uyar, dilerse uymaz. O kendi tercihidir ama tümden inkâr eder, hatta bununla mücadeleye kalkarsa 1 milyar Müslüman’ın inancıyla mücadeleye girmiş olur ki kanaatimce bunun vebali büyüktür.

Bu itiraz konan yazıya cevabımız:

Evet bu iki yazı da benimdir. Bunlar birbirine aykırı şeyler değil, birbirini tamamlamaktadır. Başörtüsü, ilk defa Kur'ân tarafından getirilmiş bir uygulama değildir. Cahiliyye dönemi Arapları da Yahudiler ve Hıristiyanlar da başlarını örterlerdi. Hala da rahibelerin başları kapalıdır. Hıristiyanlıkta başörtüsünün bir emir olduğunu, Paulos'un Korintoslulara yazdığı mektupta okuyabilirsiniz.

Başörtüsü hürlüğün simgesi yapılmıştı. Bundan dolayı cariyelerin başlarını örtmelerine müsaade etmezlerdi. Hatta Hz. Ömer bile sokakta başını örten bir cariyeyi azarlamış, "Sen hürlere mi benzemek istiyorsun?" demiştir. Zaten Ahzab Suresinde İnanan kadınların cariye olmayıp hür olduklarının belli olması için örtülerini üstlerine almaları emredilmektedir. Nur Suresinin 31 32. âyetlerinde emredilen, başörtüsü takmak değil, var olan, örtülen başörtüsünün uçlarını yaka yırtmaçları üstüne koymaları ve yaka açıklarını, yani gerdanlarını ve göğüslerini kapatmalarıdır. Öyle anlaşılıyor ki bazı kadınlar başörtülerinin uçlarını serbest bırakıyor veya arkaya atıyor, gerdanlarını açık bırakıyorlardı. İşte Kur'ân, öyle yapan kadınlara, gerdanlarını kapatmalarını emretmektedir.

Boş yere sözlerimde çelişki aramaya kalkılmasın. Bir şeyden emin olmasam yazmam. Yazdıklarım, tarihi verilere, kanıtlara dayanır. Çünkü Kur'ân "İyice bilmediğin bir şeyin ardına düşme, yani bilmeden konuşma!" buyurmaktadır.