Kasten kılınmayan namazların kazası gerekir mi?
Cuma, 22 Şubat 2013 00:00

Kasten kılınmayan namazların kazası gerekir mi?

Muhterem Hocam; geçmişte kılamadığımız namazlarımızın kazasının olmadığı görüşünde olduğunuzu çok iyi biliyorum. Türkiye Gazetesinde dini konularda yazan bir yazar, sorulan bir soruya aşağıdaki yanıtı vermiştir. Yanıtını aynen size aktarıyorum. Yazar Kur’ândan delil göstermiyor. Fakat bazı hadislerle konuya açıklık getirmeye çalışmış. Bu konuda yazdığı hadis-i şerifler doğru mudur? Beni aydınlatırsanız sevinirim. Saygılarımla...

Sual: İbni Teymiye ve Selefiler, (Vaktinde kılınmayan namazları kaza etmek gerekmez, tevbe etmek yeterli olur) diyorlar. Namazları kaza etmek gerekmez mi?

Cevap: Evet, İbni Teymiye, (Özürlü ve özürsüz terk edilen namazları kaza etmek gerekmez) diyor. (Mecmu-ul (Mecmeu’l)-Fetava 12/106.)

İbni Teymiye’nin sözü dinde senet değildir. Zaten birçok yanlış inancı yüzünden İslam mahkemeleri onu hapse mahkûm etmiştir. (Vaktinde kılınmayan namazları kaza etmek gerekmez) demek, dini yıkmak olur. O zaman kimse namaz kılmaz, zekât vermez, hacca gitmez, oruç tutmaz, sonunda da, (Tevbe edince oluyormuş) der.

Namazları vaktinde kılmak farz olduğu gibi, vaktinde kılınmayanı kaza etmek de farz olduğu, bütün fıkıh kitaplarında bildirilmiştir. Okurum fetvacının şuradan buradan aktardığı sözleri sıralamış. Bunları burada zikretmeye gerek görmüyorum.

Cevap: Sayın Prof. Ahmet Bey, bu yazıda sunulan delillerin hiçbiri, özürsüz olarak bile bile kılınmayan namazların kaza edileceğini göstermez. Kimi fıkıhçıların görüşleridir. İnsanların kendi görüşleri din değildir. Bağlayıcı din, sadece Kur'ân ve Peygamber sözleridir. Bu yazarın, delil olarak sunduğu hadisler de bile bile, kasten kılınmayan namazlar hakkında değil, unutma veya uyku gibi bir mazeret dolayısıyla kılınmayan bir iki vakit namazın, hatırlanınca veya uykudan uyanınca kılınmasını bildirmektedir. Aylarca, yıllarca kasten kılınmayan namazların kaza edilmesi gerektiği hakkında hiçbir hadis yoktur. Vatan Gazetesinde yazdığım sırada bu konuda hayli yazım çıkmıştır. İsterseniz Gazete arşivinden o yazılara ulaşabilirsiniz ama özeti ekteki yazıdadır.

Kasten namaz kılmayan insan, dine inansa da pratiği olmadığı için eylemli Müslüman sayılmaz. O kimse gerçekten inançlı ise mü'min sayılır ama eylemli Müslüman sayılmaz. Onun durumu, yeniden İslam’a girenin durumuna benzer. Yeni İslam’a girenden önceki ibadetleri kaza etmesi istenmez. Allah onları İslam ile affeder. İşte eylemsiz Müslüman da tevbe edip namaza başlayınca aynen yeni Müslüman olmuş gibi artık onun, tevbeden başka yapacağı bir şey yoktur. Şimdi size "Yeni İslâm İlmihali" adlı kitabımdan, konu ile ilgili kısmı ekte gönderiyorum. Sevgilerle efendim.

(devamı yarın..)

 

 

   Copyright @ Süleyman Ateş