RÜYA YORUMU ŞİRK Mİ (4) PDF 
Salı, 04 Şubat 2025 00:00

RÜYA YORUMU ŞİRK Mİ (4)

(...dünden devam)

Semure ibn Cundeb’in rivâyet ettiği bir hadîse göre Allah’ın Elçisi, sabah namazlarından sonra ashabına: “Rüya göreniniz var mı?” diye sorar ve rüyayı ta‘bîr ederdi. Bir sabah bize şöyle dedi: “Bu gece rüyamda iki adam gördüm; bana geldiler, elimden tutup beni Arz-ı Mukaddes’e götürdüler. Bir adam oturmuş, yanı başında dikilen bir adam da elindeki demir kancayı bunun ağzına sokup bir çenesini ensesine kadar yırtıyor; sonra çıkarıp öteki çenesine sokarak onu yırtıyor, bu arada beri tarafı iyileşince yine orayı yırtıyordu.

– Bu nedir? dedim.
– Yürü, dediler.
Sırt üstü yatmış bir adamın yanına geldik. Bunun başında bulunan bir adam da elindeki taş veya kaya ile bu yatan adamın başına vuruyordu. Vurdukça yuvarlanıp giden taşı gidip alıyor, bu arada adamın başı eskisi gibi oluyor, öteki yine vuruyordu. Bu işkence böyle sürüyordu.

– Bu nedir? dedim.
– Yürü, dediler.

Yürüdük, tandır biçiminde yapılmış üstü dar, altı geniş, altında ateş yakılan, içinde çıplak erkeklerin ve kadınların bulunduğu bir eve geldik. Ateş yakılınca yükseliyor, çıkacak duruma geliyorlar, ateş sönünce tekrar alta düşüyorlardı.

– Bu nedir? dedim.
– Yürü, dediler.

Yürüdük, kandan bir ırmağın kenarına geldik. Irmağın içinde bir adam duruyordu, ortasında da önünde taş bulunan bir adam vardı. Irmağın içindeki adam çıkmak için kenara geldi, çıkmak isteyince elinde taş bulunan adam taşla ağzına vurup onu eski yerine döndürdü. Her çıkmak isteyince o adam taşla vurup onu eski yerine döndürüyordu.

– Bu nedir? dedim.
– Yürü, dediler.

Yürüdük, yeşil bir bahçeye geldik. Bu bahçede, dibinde, çevresini çocukların sarmış olduğu yaşlı bir adamın oturduğu büyük bir ağaç vardı. Onun yakınında da önündeki ateşin odunlarını düzenleyip ateşi körükleyen bir adam bulunuyordu. Beni bir ağacın üstüne çıkardılar, daha güzelini görmediğim bir eve soktular. Evin içinde erkekler, yaşlılar, gençler, kadınlar ve çocuklar vardı. Beni oradan alıp ağacın daha üstüne çıkardılar. Birincisinden daha güzel ve üstün bir eve soktular. Burada da ihtiyarlar, gençler vardı. Onlara dedim ki:

– Siz beni bu gece hayli dolaştırdınız, şu gördüklerimin ne olduğunu bana anlatınız.
– Evet, dediler: Gördüğün birinci adam, söylediği yalanların, ufuklara (dünyaya) yayıldığı yalancı kimsedir. Kıyâmete dek ona böyle azâb edilecektir. Sonra Allah onun hakkında dilediğini yapar. Sırt üstü yatan adam, Allah’ın kendisine Kur’ân verdiği, fakat geceleyin Kur’ân’dan gaflet ile uyuyan, gündüzün onunla amel etmeyen kimsedir. Ona da kıyâmet gününe dek öyle yapılacaktır. Tandırda gördüğün kimseler, zinâ edenler, ırmakta gördüğün ribâ yiyendir. Ağacın dibinde oturan İbrâhîm Aleyhisselâm, çocuklar insanların çocukları, ateş yakan, cehennemin muhafızı Mâlik, yaktığı ateş cehennemdir. İlk girdiğin ev, umum mü’minlerin evi, diğer ev, şehîdlerin evidir. Ben Cebrâîl’im, bu da Mîkâîl’dir.

(devamı yarın...)

 

 

   Copyright @ Süleyman Ateş