Cuma namazının sünneti kaç rekât? *** “Az daha onlar baskıyla seni kandıracaktı”
Salı, 28 Ağustos 2012 00:00

Cuma namazının sünneti kaç rekât?*

Soru: 1- Cuma namazının hutbeden önceki sünnetini 4 rekât olarak biliyorum. Siz 2 rekât diye yazmışsınız. Bunun açıklamasını yapar mısınız?
2- Kalçası kırık olan bir okuyucunuzun sorusunu “teyemmüm edin” diye cevaplamışsınız. Benim bildiğim teyemmüm temiz toprakla yapılır. Bu vatandaş apartman dairesinde oturuyorsa teyemmümü neyle yapacak?

Cevap: 1- Sünnet demek nafile demektir. Peygamberimizin kendi başına kıldığı namazlara sünnet denmiştir. Peygamberimiz sünnetleri genelde ikişer ikişer kılardı. İki kıl selam ver, canın isterse ikişer ikişer istediğin kadar kıl. Ama Peygamberimiz iki rekât kıldı. Hem de camide değil evinde kıldı.
2- Teyemmüm, su olmadığı veya suyu kullanmaya engel bir hal bulunduğu zaman yapılacak sembolik bir temizlik yöntemidir. Apartman dairesinde oturan kimse eğer suyu kullanamıyorsa evdeki mermere veya temiz duvara elini sürüp yüzüne, sonra bir kez daha sürüp iki koluna sürer.


 

“Az daha onlar baskıyla seni kandıracaktı”

Soru: Televizyondaki programınızda bir ayet söylediniz. Tam olarak manası aklıma gelmiyor ama eğer yanlış anlamadıysam, “Allah, Peygamberimize eğer sen kendinden bir şey söyleseydin yani Allah’ın söylemediği bir şeyi söyleseydin müdahale ederdik” anlamına geliyordu. Acaba bu ayet hangi surede yer alıyor?

Cevap: Sizin söylediğiniz anlamdaki ayetlerden biri İsra Suresi’ndedir: “Az daha onlar, baskıyla seni, sana vahyettiğimizden ayırarak ondan başkasını üstümüze atman için kandıracaklardı. İşte o zaman seni dost edinirlerdi. Eğer biz seni sağlamlaştırmamış olsaydık, onlara bir parça yanaşacaktın. O takdirde sana hayatın da ölümün de kat kat(azab)ını tattırırdık. Sonra bize karşı bir yardımcı da bulamazdın” (İsra: 73-75). Bu ayetin, dinde bazı ödünler isteyen müşrikler (putataparlar) hakkında indiği rivayet edilir. Demek ki kafirler Müslüman olmak için Hz. Peygamber’den bazı ödünler istemişlerdi. Peygamber de onları İslâm’a çekebilmek için bu isteklerine karşı yüreğinde biraz eğilim belirmişti. İşte bu ayet, onu ödün vermekten menetmiştir. Çünkü gerçekten ödün verilmez. Hak eğriltilemez. Tevhit inancından asla dönülemez.

 

 

 

 

 

 

* Sayın Hocamızın tatilde olmasından dolayı yazı arşivden alınmıştır.   ... Webmaster

 

 

   Copyright @ Süleyman Ateş