KUR’ÂN SEVDASIYLA GEÇEN BİR ÖMÜR (14) PDF 
Pazar, 26 Mayıs 2024 00:00

KUR’ÂN SEVDASIYLA GEÇEN BİR ÖMÜR (14)

(...dünden devam)

– Sizin en son hazırladığınız ve neşretmekte olduğunuz Tefsîrinizin bariz özellikleri nelerdir?

– Tefsîrimin bazı özellikleri, evvelâ birinci ciltte ön söz 60 sayfadır. Orada Tefsîrin yazımında nasıl hareket ettiğimi, üslûbumu, niyetimi belirttim. Önce uzun bir araştırma yaptım. İlmî çalışmalarım ne neticeye götürdüyse beni, onlara teslim olarak, Kur’ân-ı Kerîm'in kendi kendini nası1 tefsir edeceğine dikkat çekerek bir tefsir yaptım. Sanıyorum ki Kur’ân-ı Kerîm'in üzerine yazılmış eski tefsirlerde ve meallerde yapılan pek çok hatâdan kurtulmaya çalıştım. Kur’ân-ı Kerîm'i – Allah günah azmasın– ben bir şahesere benzetmeye çalışırım. Süleymaniye gibi, Selimiye gibi bir şaheser. Fakat Hz. Peygamber'den (sa.) bu yana o şaheserin etrafına birtakım gecekondu düşünceleri yığılmış, yapılmış. O gecekondu düşünceleri yıkmak lâzım ki Kur’ân-ı Kerîm'in nûr'u ortaya çıksın. Asıl temel fikrim bu. Ayrıca her surenin sonuna o sureyle ilgili kıraatleri koydum ki, mânâ da iyi anlaşılsın. Ay­ıca her surenin başına o surenin özelliklerini yazdım. Her surenin sonuna bütün âyetlerin özetlerini de koy­dum. Bunlar başka tefsirlerde olmayan şeylerdir.

Kendi kitaplarınızı çok okuma ihtiyacı duydunuz mu?

Her kitabımı iki-üç defa okumuşumdur. Çalışmalarım esnasında dip notlarına bakıyorum. Ben devamlı çalışan, devamlı araştıran bir kimseyim. Fazla vaktim yok, bunlarla fazla meşgul olamıyorum. Yalnız ye­niden basılacağı zaman mutlaka okurum. İlave edilmesi veya çıkarılması gereken yerleri yeniden redaksiyona tabi tutuyorum.

– Kitaplarınızı söyler misiniz?

– (O zaman itibarıyla) 60'a yakın kitabım vardır (Şimdi ciltlerle beraber eserlerimi sayısı 200’ü buldu).

– Hocam, size göre kıymet ifâde edip, fakat kendi değerini bulamayan kitabınız var mıdır?

– Evet, meselâ, en kıymetli farz ettiğim bir eserim vardı. Bu dünyada ilk defa benim tarafımdan neşredildiği Arapça Ebu Abdurrahman es Sûlemî'nin Risa­leleri 1000 sene sonra yazma olarak devam etmiş dokuz Risaleyi dünyanın çeşitli kütüpha­nelerinden; Bağdat, İran, Almanya ve Kahire'den toplayarak neşret­tim. Tercümeleri ile asıllarını yayınladım. Fakat maalesef hiç alâka görmedi. Bu kitabım Araplarda olsay­dı hemen biterdi. 5 senedir, hiç kimse tenezzül etmi­yor okumaya. Halbuki bunlar tasav­vufun ana kitapla­rıdır. Bundan sonra yazılan bütün tasavvuf kitapları­nın ana kaynağı budur. Daha sonra yazılan Kuşeyrî gibi risalelerin ana kaynağı bu kitaptır. Bu da kendinden önceki eserlerden istifade etmiş ama o eserler kalma­mıştır, en eski eser bu olduğu halde maalesef alâka görmedi (Şimdi bu Kitap Arabistan’ta Tis’atu Kutub li Ebî Abdi’r-Rahman es-Sülemî adıyla basılmıştır).

(devamı yarın..)

 

 

   Copyright @ Süleyman Ateş