İSRAİL’İN ZULMÜ: HZ. İSA'YA YAPTIKLARI ZULÜM (36) PDF 
Pazartesi, 11 Aralık 2023 00:00

İSRAİL’İN ZULMÜ: HZ. İSA'YA YAPTIKLARI ZULÜM (36)

 (...dünden devam)

Çarmıha gerilme olayı (eğer doğru ise) gece olmuştu. Îsâ’yı yakala-mağa gelenler onu tanımıyorlardı. Askerler geldikleri zaman, bütün şakirt-leri Îsâ’nın yanından kaçmışlardı. Sadece Petrus, çok uzaklardan onu seyretmiş, ama askerlerin Îsâ’yı yakaladıklarını yakından görememişti. Demek ki Îsâ’nın yakalanışını ve çarmıha gerilişini, onu tanıyanlardan hiç kimse görmemişti. Onu ihbar eden Yahuda da Îsâ yakalandıktan sonra bir daha görülmemiştir.

İncîllerin anlatımından, vali Platus’un Îsâ’yı sevdiği, onu korumak istediği anlaşılmaktadır. Nitekim Yahûdî kâhinlerine, bu suçsuz adamı asmak istemediğini, onun yerine başka birini asmaya razı olmalarını önermişti. Onlar ille onun asılmasını isteyince vâli, Îsâ’yı yakalayıp onun yerine bir başkasını Îsâ diye çarmıha gerdirmiş olabilir. Nasıl olsa kâhinler ve askerler içinde Îsâ’yı tanıyan yoktu.

Çarmıha gerildikten sonra Îsâ’nın kabrine gidenler, onun cesedini görememişlerdi. Demek ki Îsâ çarmıha gerilmemişti. Fakat onlar Îsâ’nın mutlaka çarmıha gerilip öldürüldüğüne inandıkları için cesedini kabirde göremeyince Îsâ’nın dirilip cesediyle birlikte göğe çıkartıldığına inandılar.

Îsâ’nın şakirtleri, Taberiyye Gölü’nde balıkçılık yapan kimselerdi. Öyle parlak zekâlı, bilgin kişiler değillerdi. Bir olayın bütün yanları görülüp anlaşılmayınca özellikle ümmî insanlar arasında efsaneleştirme, olaya bir mu‘cize niteliği verme eğilimi vardır. İşte Îsâ’nın cesedinin kaldırılıp göğe yükseltilmesi inancı da olayın niteliğinin bilinmemesinden doğmuştur. Gerçi peygamberlerin mu‘cizesi vardır ama ölen kimsenin dirilmesi ve cesediyle birlikte göğe çıkması da Kur’ân’da sunnetullah denen İlâhî yasalara aykırıdır. Bu söylediklerimiz, Îsâ’nın öldürülmediğinin bir izah tarzıdır. Kur’ân’ın anlatımına uygundur. Yine Kur’ân’ın anlatımına uygun olan ikinci bir izah tarzı da şudur:

Hz. Îsâ’yı öldürecek olanlar, onu tanımıyorlardı. İncîllere göre otuz gümüş karşılığında Îsâ’nın bulunduğu yeri haber veren şakirdi Yahuda İskaryot, askerlere: “Ben kimi öpersem, Îsâ odur, onu yakalayın” diye işâret vermişti (Matta, bab: 26, cümle: 48). Barnaba İncîli’nde askerlerin, Îsâ sanarak Yahuda İskaryot’u yakaladıklarını, çünkü onun Îsâ’ya benzetildiğini söylüyor (Fasl: 210, s. 309). Dört İncîlle Barnaba İncîlinin birleştiği nokta, Îsâ’yı yakalamağa gelenlerin, onu tanımadıklarıdır. Tanımadıklarına göre yakaladıkları şahsın Îsâ olduğundan emin olamazlardı.

Hıristiyanlarca mu’teber İncîllerden üçü, Yahuda’nın, yaptığına pişman olarak, Îsâ’nın çarmıha gerilmesinden sonra kaybolup görünme-diğini söylüyor. Kimine göre Îsâ, yakalanınca Yahuda üzüntüden kendisini asmış (Matta: 27/5), kimine göre de Yahuda Îsâ’yı haber vermesi kar-şılığında aldığı paralarla bir tarla satın almış, baş aşağı düşüp ortadan çatlamış, bütün barsakları dökülmüştür (Resullerin İşleri: 1/18).

(devamı yarın..)

 

 

   Copyright @ Süleyman Ateş