Seta

İSRAİL’İN FİLİSTİN’DE YAPTIĞI ZULÜM HİÇBİR DİNE VE VİCDANA SIĞMAZ (27)

(...dünden devam)

Matta İncîline göre ilk yıllarını Mısır’da geçiren Îsâ, Kral Hero­des’in ölümü üzerine Filistin’e gelmiş, fakat yeni kral Arhelaos’tan da çekinerek Beytlehem’e gitmeyip Yahyâ’nın bulunduğu Nâsıra’ya gitmiştir.

O günlerde Vaftizci Yahyâ (Yuhanna Ma‘medân), Ürdün Irmağı çevresindeki tüm bölgeyi dolaşarak günahların bağışlanması için günahtan dönüp vaftiz edilme gereğini yayıyordu. Yeşaya Peygamber’in sözünü etmiş olduğu Yahyâ’nın giysisi deve kılındandı. Belinde de deri bir kemer vardı. Yiyeceği, çekirge ile yaban balı idi.

Yeruşalem, tüm Yahûdîye ve Ürdün yöresinden herkes ona koşuyor, günahlarını açıklayarak Ürdün Irmağı’nda onun eliyle vaftiz oluyordu.

Ferisîlerle Sadukîlerin çoğunun vaftiz için geldiklerini görünce Yahyâ onları “Engerekler soyu!” diye kınadı. “Gelecek öfkeden kaçmanızı size kim öğütledi? Günahlarınızdan döndüğünüzü gösteren ürünler getirin. Kendi kendinize ‘Atamız İbrâhîm’dir’ diye düşünmeyin. Çünkü Tanrı İbrâhîm’e, şu taşlardan da çocuklar yaratabilir. Baksanıza balta şimdiden ağaçların dibinde duruyor. İyi ürün vermeyen her ağaç kesilip yakılır...”

Topluluklar kendisine: “Öyleyse ne yapmalıyız?” diye sordu­lar. Yahyâ şöyle dedi: “İki kat üst üste giysisi olan, olmayana versin. Yiyeceği olan da aynısını yapsın.”

Vergi parası toplayanlar da vaftiz edilmeğe gelmişti, Yahyâ’­ya: “Öğretmen, ne yapmalıyız?” diye sordular. Yahyâ şöyle dedi: “Size buyurulandan daha çok almayın!”

Bu kez askerler, “Ya biz ne yapmalıyız?” diye sordular. Yahyâ: “Kimsenin malını yağmalamayın, kimseyi yalan yere suçlamayın” diye karşılık verdi. “Size verilen maaşla yetinin.”

Umutla kurtarıcı bekleyen halktan herkes, Yahyâ’yı beklenen Mesîh (kurtarıcı) sanıyor: “Acaba Mesîh bu mu?” diye içinden geçiriyordu. Yahyâ, hepsini şu sözlerle yanıtladı: “Günahtan dönmeniz için ben sizi su ile vaftiz ediyorum. Ama benden sonra gelen, benden daha güçlüdür. Ben onun çarıklarını çözmeğe bile lâyık değilim. O sizleri Kutsal Ruh’la vaftiz edecek. Onun yabası elindedir. Harman yerini temizleyecek, buğdayını ambara toplayacak. Samanı ise hiç sönmeyen ateşle yakacak.” Yahyâ, daha birçok öğüt vererek sevindirici haberi halka yaydı.

O sırada Îsâ, vaftiz edilmek için Galile bölgesinden Ürdün Irmağına, Yahyâ’nın yanına geldi. Ama Yahyâ, Îsâ’yı önleyerek şöyle dedi: “Senin elinle benim vaftiz edilmem gerekirken sen mi bana geliyorsun?” Îsâ, “İzin ver, doğruluğun her gereğini yerine getirmemiz için benim için uygun olan budur.” dedi. Bunun üzerine Yahyâ ona izin verdi (onu vaftiz etti) (Matta: 2/22-23, 3/1-3, 4-15; Markos: 1/1-8; Luka: 3/1-19; Yuhanna: 1/19-28).

Yahyâ’nın vaftizciliği hakkında Yuhanna İncîli şöyle diyor: “Ya­hûdî yetkililer “Sen kimsin?” diye sormak üzere rahiplerle Levilileri gönderdiler.

(devamı yarın..)