Başörtüsü, namaz vakitleri, bayanlar ve cuma namazı
Cuma, 08 Haziran 2012 00:00

Başörtüsü, namaz vakitleri, bayanlar ve cuma namazı

Hocam hayırlı günler, iyi akşamlar... Kafama takılan bazı sorulara yanıt verebilirseniz çok memnun olurum... İnşallah bana biraz yardımcı olabilirsiniz...

1-Allah sizin ne dış görünüşünüze ne de mallarınıza bakar. Ama o sizin kalplerinize ve işlerinize bakar. Müslim, Birr, 33; ‹bn Mâce, Zühd, 9;Ahmed b. Hanbel,

Hocam 40 sahih hadisten biri olarak doğruluğu hemen hemen kesin olarak bilinen böyle bir hadis var iken neden cenabı Allah c.c kadınlarımızın başlarını örtmelerini emrediyor?.. Yoksa hocam Kur’ânı Kerimde başörtüsü ayeti yoruma açık mı? Yani Kur’ânı Kerimde başörtüsü yok mu?

2-Hocam Kur’ân-ı Kerimde namazın vakitleri neden bizlere tam olarak bildirilmemiş?.. Bazıları 3 vakit, bazıları 5 vakit namaz kılıyor?.. Neden bizlere bu açık olarak tebliğ edilmemiş hocam?.. Hocam bir de Peygamber Efendimizin miraç olayı doğru ise ve de ilk zaman Efendimize 40 vakit namaz emredildiğine göre bu emir eğer gerçek olsa idi biz 40 vakit namazı nasıl kılacaktık? Yoksa namaz bir zikir midir, söz ve dua ile de namaz yapılabilir mi?

3-Hocam bayanlar cuma namazı neden kılmıyor? Ve de adetli iken neden namaz kılmıyorlar? Cenabı Allah c.c. ile olan bağlarını adet gördükleri zaman koparmaları mı gerekiyor?

4-Hocam bir de sizden bir ricam olacak... Camiye namaz için girdiğimde tesbih çeken insanlardan çok rahatsız oluyorum. O tesbihin sesi bütün o ruhsal rahatlamamı alt üst ediyor... İnsanlarımız çok saygısız oluyorlar çoğu zaman... tesbihin dinimize göre hükmünü öğrenebilir miyim?.. Sizden ricam tesbihin camilerde yasaklanması için bir girişim, bir yazı kaleme alabilir misiniz acaba?

Saygılarımı sunarım. C. B.

Cevap: Sizin neden bu kadar başörtüsüne takıldığınızı anlayamıyorum. Allah kendisine karşı örtünmeyi emretmiyor. Zaten Allah'tan gizlenmek veya örtünmek mümkün değildir. Saç kadının zineti kabul edilir. Kadınların saçı güzellik verir. Kadının cazibesini artırır. Erkekler saçsız kadına değil, saçlı kadına bakarlar. Kel kafaya kim bakar ki? İşte erkeklere davetiye çıkarmamak için kadınların başörtü takmaları emredilmiştir. Başka nedenini bilmiyorum. Benim derdim de değil, ister taksınlar ister takmasınlar. Ama Kur'ân'da bu hüküm vardır. Ben böyle biliyorum. Sizin daha güçlü bir deliliniz varsa başörtüsünün olmadığını İslam dünyasına açıklayın da bu sorun ortadan kalksın. Üniversitedeki kızlar da başlarını açıp bu dertten kurtulsunlar.

2- Kur’ân-ı Kerim’de namaz vakitleri gayet özlü ve net olarak bildirilmiştir. İşte namaz vakitlerini açıklayan âyetler:

“Güneşin sarkmasından (ufkun alına kaymasından) gecenin kararmasına (yatsı vaktine) kadar namaz kıl ve sabahın Kur'ân'ın(ı, uzunca Kur'ân okunan sa­bah namazını) da (unutma). Çünkü sabah Kur'ân (okuması) görülecek şeydir. Ayrıca senin, gecenin bir kesiminde de Kur’ân oku(yup namaz kıl)mak üzere uyanman gerekir! Böylece Rabbinin seni güzel bir makama ulaştırması umulur.” (İsra: 78-79)

“Gündüzün iki tarafında (sabah, akşam) ve geceye yakın sâ‘atlerde na­maz kıl; çünkü iyilikler, kötülükleri giderir. Bu, ibret alan­lara bir öğüttür." (Hûd: 114)

Bu iki âyet, açıkça namaz vakitlerinin üç olduğunu belirlemiştir. İsra, 78-79’ncu âyetlerde güneşin ufkun altına düşmesinden alacakaranlığa kadar olan zaman, akşam namazının vaktini belirlemektedir. Kur’ân’el-fecr: Şafağın sökmesi demektir ki bu da sabah namazının vaktidir. Gecenin bir kesimi ise gece yarısından sonra kılınacak teheccüd namazının vaktidir.

Hûd Suresinin 114’ncü âyetinde de yine gündüzün iki ucuyla sabah ve akşam namazlarının vakti, gündüze yakın zaman ise gece yarısından sonra kılınan teheccüd namazının vaktini belirlemektedir.

İsra 78’nci âyette güneşin batmasından alacakaranlığa kadar olan zamanın başında kılınan namaza işâ-i evvel (birinci akşam), bu vaktin sonunda kılınan namaza da işâ-i ahîr (son akşam) denilir. Örfen birinci işâ vaktine mağrib, son işâ vaktine de sadece işâ (Türkçe: yatsı) denilir.

Kur’ân’da açıkça belirtilen namaz vakitleri, sabah, akşam ve gece yarısıdır. Ancak Peygamberimiz kendi ictihadlarıyla öğle ile akşam arasında asr (ikindi) namazını ve güneş battıktan sonra kıldırdığı akşam namazından bir süre sonra da işâ (yatsı) namazı kıldırmıştır. Böylece cemaat namazı beş vakit olarak meşrulaşmıştır. Gece yarısından sonra uyanma (teheccüd) namazı da Kur’ân emri ise de bu, cemaat namazı değil, bireysel namazdır. Çünkü bu vakitte cemaatin toplanması zordur. Ama öyle sanıldığı gibi gece namazı sadece Peygamber’e özgü değil, herkese şamil olan bireysel bir namazdır. Zira Peygamber (s.a.v.) ümmetin örneğidir. Ona olan emirler ümmeti de kapsar. Akımi’s-salâh (namaz kıl) emri de Peygamber’e hitaptır ama namaz sadece Peygamber’e değil, tüm ümmete farzdır.

3­- Cuma namazı, sadece erkeklere değil, erkek kadın bütün Müslümanlara farzdır. Nitekim Peygamberimiz döneminde kadınlar da mescide gelir, erkeklerle birlikte fakat erkek saflarının arkasında durarak Cuma ve bayram namazlarını kılarlardı. Daha sonra yorumlarını koyulaştıran din uzmanları, herhalde geleneklerin ve siyası iktidarların etkisiyle kadınları toplumsal ibadetlerin dışına atmayı uygun gördüler ve bu hüküm kitaplara geçti. Kadınlar artık toplu namazlara katılmaz oldular.

4- Namazdan sonra tesbih çekme hakkında bir hadis varsa da o kadar güçlü olmayan bu hadis, müekked bir sünneti değil, sadece tesbihin mendub olduğunu gösterir. İsteyen tesbih çekip sevabını alır, ama isteyen de tesbih çekmeden kalkıp gider. Çünkü namazını tamamlamıştır. Tesbih namazın tamamlayıcı bir elemanı değildir. Sadece sevabın artmasına vesiledir. Yalnız tesbih çekenler, başkasının huzur ile ibadetlerine engel olacak bir sesle değil, kendi içlerinden yavaşça çekmelidirler. Yüksek seslerle tesbih çekmek, o anda namaz kılan veya zikreden insanların konsantrasyonunu bozabilir. Buna dikkat etmek gerekir.

 

 

   Copyright @ Süleyman Ateş