TAYYİB BEY ANISINA YAPILAN SEMPOZYUM (1) PDF 
Pazartesi, 16 Ocak 2023 00:00

TAYYİB BEY ANISINA YAPILAN SEMPOZYUM (1)

26.06.2010 Saray Bosna’da muhterem hocamız Prof. Tay­yip Okiç anısına bir sempozyum düzenlenmişti. Ben Güllük’te iken o zaman Diyanet İşleri Başkan Yardımcısı Prof. Dr. Mehmet Görmez telefon edip “Eğer o tarihte bir programınız yoksa Hocamızın toplantısına katılmanızı istiyoruz” dedi. Ben de “Memnuniyetle” dedim.

26.06.2010 tarihinde de sabahleyin 8.00 uçağıyla Bosna Hersek’e geldim. Hava alanından bizi alıp doğrudan Mostar’a götürdüler. Yol boyu dağlar, ormanlar ve yolumuz ırmak kenarından kıvrıla kıvrıla gidiyordu. Üç saatte ancak Mostar’a gelebildik. Asfalt yol, bölünmemiş, geliş gidişli ve nispeten dardı. 33 yıl önce gördüğüm Mostar biraz daha modernleşmekle beraber eski yapısını korumuş. Camiler daha özgür. Neredva ırmağının üzerinde Sinan’ın kurduğu köprüyü derinden akan ırmağın bir kıyısından izledik. Rehberimiz bize köprü ve Mostar hakkında epey bilgi verdi.

Köprü 92 yılında başlayan savaşta Sırplar tarafından yıkılmış. Ama Türkiye’nin finansıyla Türk mimar ve mühendisler tarafından yeniden eski taşları kullanılarak aslına uygun biçimde yapılmış.

Bu onarım sırasında, köprünün alt kemerinin 112 taşla bağlanmış olduğu fark edilmiş. Her bir kıyısında da birer gözetleme kulesi yükselmekte. Anlaşılmış ki Sinan, bu taşların sayısıyla Kur’ân surelerinin sayısını temsil etmiş. Köprüyü bağlayan 112 taş 112 sureyi, kenarlardaki iki kule de Kur’ân’ın son iki suresi olan Felak ve Nas Surelerini temsil etmiş. Felak ve Nas sureleri kötülüklerden Allah’a sığınma sureleridir. Âdeta iki sure Kur’ân’ı şeytanlardan koruma sureleri durumundadır. İşte Felak ve Nas Sureleri nasıl Kur’ân’ı şeytanlardan koruma anlamı taşıyorsa bu iki kule de İslâm köprüsünü küffar saldırısından koruma görevini üstlenmektedir. Bu da Sinan’ın dehasının ayrı bir yönüdür.

Mostar’da 45 cami, bir hayli hamam ve medrese varmış ama komünizm döneminde ve son savaşta camiler kundaklanarak yıkılmış. Şimdi 20 kadar cami görev yapmaktadır.

Akşam döndüğümüzde saat 12’yi geçiyordu. Sabahleyin 4,30’da da Ayvaz Tepe Dua şenliklerine katılmak üzere yola çıkacaktık. Ancak 3 saat kadar uyuyup uyandık. Ve 27.06.2010 günü 04.30’da otobüsümüzle yola koyulduk. Program Duâ tepesini ziyaret.

(devamı yarın..)

 

 

 

   Copyright @ Süleyman Ateş