KURAYZA OĞULLARI SAVAŞ ESİRLERİ (3) PDF 
Pazar, 11 Aralık 2022 00:00

KURAYZA OĞULLARI SAVAŞ ESİRLERİ (3)

(...dünden devam)

Kurayza yurdunun fethi, beşinci Hicret yılının Zu’l-Ka‘de ayının sonunda olmuştur. Allah’ın Elçisi, Kurayza Oğullarını önce Hâris kızının evinde hapsetmiş, Medîne çarşısına çukurlar eştirmiş, sonra bunlar elleri arkadan bağlanarak grup grup götürülüp boyunları vurulmuştur.

Boynu vurulanlar arasında Yahûdî liderlerinden Huyey ibn Ahtab ve Ka‘b ibn Esed de vardı. Huyey, üzerine gül rengi bir kaftan giymişti. Fakat düşmanın soyup almaması için kaftanını her yanından parmak parmak kesmişti. Elleri iple boynuna bağlı olarak Allah Elçisi’nin huzuruna getirilen Huyey ona bakıp şöyle dedi:

“– Vallahi sana düşmanlığımdan dolayı ben nefsimi kınamadım. Fakat ne yapayım, Allah’ın perişan ettiği, perişan olur!

Sonra:

– Ey insanlar, zararı yok, Allah’ın emridir, bu büyük belâ İsrâîl Oğullarının yazgısıdır, dedi ve oturdu. Boynu vuruldu.

Kadınlar ve sakalı bitmemiş çocuklar öldürülmemiş, sadece tutsak edilmişlerdir.

Ka‘b ibn Selîm el-Kurazî ve Atıyye el-Kurazî henüz sakalları bitmediğinden öldürülmeyip serbest bırakılmışlardır ki sahâbî olmak şerefine ermiş olan bu zâtlar hadîs de rivâyet etmişlerdir.

Boynu vurulanların, altı yüz, yedi yüz kişi oldukları rivâyet edilir (Sîretu İbn Hişâm: 3/262; Tehzîbu Sîreti İbn Hişâm: 2/7-8; Kurtubî, el-Câmi‘: 14/140-141).

İşte 26’ncı âyette: "Onlardan bir bölümünü öldürüyor, bir bölümünü de tutsak ediyordunuz" cümlesiyle buna işâret edilmektedir. Peygamber (s.a.v.) bu esirleri Necd'e gönderip sattırmış, paralarıyla at ve silâh aldırmıştır.

Not: Kurayza Oğulları hakkında uygulandığı rivayet edilen bu katliam haberi, bizce olayı anlatan âyetlerin ruhuna uymamaktadır. Çünkü âyette: "ferîkan taktulûne ve te'sirûne ferîka: bir kısmını öldürüyor, bir kısmını esir alıyordunuz" buyuruluyor. İfadeden, öldürmenin, tutsak almadan önce olduğu anlaşılır. Muhammed Suresinde ise tutsakların ya fidye ile veya fidyesiz serbest bırakılacağı belirtilmektedir (4. âyet).

(devamı yarın..)

 

 

   Copyright @ Süleyman Ateş