DİNDE PSİKOLOJİNİN YERİ (2) PDF 
Salı, 10 Ocak 2023 00:00

DİNDE PSİKOLOJİNİN YERİ (2)

(...dünden devam)

İşte insan, Allah’a gönülden bağlanır ve O’nu içtenlikle severse mutluluğun doruğuna çıkar. O kadar ki artık onun gözünde dünyanın varlığı ile yokluğu, kahrı ile lütfu, acısı ile tatlısı bir olur. Türü ne olursa olsun, her olay karşısında “Lütfun da hoş, kahrın da hoş!” diyecek bir saadet zirvesine çıkar.

Allah’a bağlılık ve güvenin en güzel belirtisi, O’nun emirleri doğrultusunda yaşamak, O’na tapmaktır. Allah’a ibadet, insanın içindeki sevgiyi artırır, ıstırapları, dertleri dindirir. Onun için Kur’ân, sabır ve namazla direnme gücünün artırılmasını öğütler:

“Ey inananlar, sabır ve salâtla (Allah'tan) yardım isteyin, muhakkak ki Allah, sabredenlerle beraberdir.” (Âl-i İmran: 153) Âyette geçen salât, namaz diye yorumlanırsa da temel ve genel anlamıyla duâ demektir. Âyette sabır ve duâ ile, ibadetle Allah’tan, olaylara dayanma gücü istenmesi emredilmektedir.

Gerçekten felâketler karşısında ibadet ile Allah'a iltica, insan ruhunu güç­lendirir, insanın maneviyatını düzeltir, Allah'ın kaderine inancını artırır ve onu bunalımlardan kurtarır.

İşte İslâm’ın dünya ve âhiret mutluluğunun reçetesi budur: Allah’a bağlılık, güven, O’na teslîmiyyet ve O’nu sevmek ve bu sevginin gereği olarak O’nun belirlediği sınırlar içinde durmak. Her şeyin başında da doğru olmak.

Tabii ibadet, insana huzur ve mutluluk verir. İbadetlerin psikolojik yararları yanında fiziksel yararları da pek çoktur. Bunların ayrıntısına girmeğe gerek görmüyoruz. İbadet için temizlik de şarttır. İslâm’ın getirdiği abdest, boy abdesti, yemekten önce ve sonra elleri yıkamak gibi kurallar, hastalıklardan korunmanın temel faktörlerindendir. Müddessir Suresinde önce dış giysinin, sonra da için, yani düşüncenin, gönlün kötü düşüncellerden temizlenip arındırılması emredilmektedir ki bu, insanın hem bedensel, hem de ruhsal sağlığını korur.

Böyle davrananların mutlu olacakları şöyle vurgulanır:

“Erkek ve kadından her kim inanmış olarak iyi bir iş yaparsa, onu (dünyâda) hoş bir hayâtla yaşatırız, onların ücretini yaptıklarının en güzeliyle veririz” (Nahl: 97)

Allah, güzel davranan, iyi hareket eden mü'min erkek ve kadını dünyâda güzel yaşatır, âhirette de onları, yaptıklarının en güzeliyle ödül­lendirir. Yaptıkları en güzel şey ne ise ömürleri boyunca hep onu yapmışlar gibi mükâfât verir.

İnsanın içinde Allah sevgisi ve O’na güven duygusu olursa, o insan, bencil olmaz, kendisi kadar başkalarını da düşünür, incitmez, gönül kırmaz, aşırılıklardan uzak durur. Daima ölçülü hareket eder: "Yürüyüşünde tutumlu ol, (orta yürü, ne çabuk ne de çok yavaş git, öl­çülü hareket et), sesini de kıs. Çünkü seslerin en çirkini eşeklerin sesidir." (Lokman: 19)

Kur’ân, insan mutluluğunun temel ögelerini getirmiştir. Kur’ân’a göre yaşayan, dirençli, güçlü, sağlıklı ve mutlu olur.

***

 

 

   Copyright @ Süleyman Ateş