TEḌARRU‘ (TAZARRU‘) (التضرع) (4) PDF 
Çarşamba, 29 Haziran 2022 00:00

TEḌARRU‘ (TAZARRU‘) (التضرع) (4)

(...dünden devam)

Gönül zikrinin önemi

39/205’nci âyette Hz. Peygamber'e sabah akşam huzur ve huşu ile, içinden hafif bir sesle Allah'ı anması emrediliyor. Kur'ân'ı dinleme emrinden sonra Allah'ı anmasının emredilmesi, Kur'ân'ın insanı Allah'ı anmaya götürdüğünü belirtir. Ğuduvv, gündüzün evveli, asîlin çoğulu olan âsâl da gündüzün sonudur. Günün önünde de sonunda da Allah'ın anılması; güne Allah'ı anarak başlanması, Allah'ı anarak bitirilmesi emredilmektedir. "Gafillerden olma!" cümlesi de hiçbir zaman Allah'ın unutulmamasını emrediyor. Râzî şöyle diyor:

"Gafillerden olma" kalbî zikrin sürekli olmasını, hiçbir zaman Allah'ın unutulmamasını gerekli kılar. Ruh ile beden arasında harika bir ilişki vardır. Ruhta meydana gelen her olayın etkisi bedene iner; bedende oluşan her olayın sonuçları da ruha çıkar. Baksana insan ekşi bir şey düşünse, dişleri kamaşır; kötü bir şey düşünse, kızsa bedeni ısınır, kızarır. Bu, ruhtan bedene inen etkilerin sonucudur.

İnsan bir işi çok yaparsa ruhta o iş hakkında bir yetenek oluşur. Bu da bedenden ruha çıkan etkilerin sonucudur. Bunu anladınsa deriz ki:

Kişi huzur ile zikrederse bu dil zikri, hayale tesir eder. Bu hayale yapılan tesirden ruha nurlar doğar. Bu doğan ruhsal nurların tesirleri, dile, oradan da hayale yansır. Sonra da akla yansır. Bu nurlar, dil, akıl, hayal, ruh aynalarından birbirine yansımağa devam eder. Birinden diğerine yansıdıkça daha da güçlenir. Ma'nevî mertebelerin nurları sonsuzca artar. Bu nurların artmasının nasıl sonu yoksa bu kutsal makamlarda seyreden âriflerin seferinin sonu da yoktur. Bu, kıyısı olmayan bir deniz, sonsuz bir amaçtır." (Mefâtîhu'l-ğayb: 15/109-110)

***

 

 

   Copyright @ Süleyman Ateş