Seta

CEHENNEM AZABI SONSUZCA MIDIR?

Sayın hocam geçenlerde izlediğim bir programda hocalardan biri, Bakara 80. ve Ali İmran 24. ayetlerine işaret ederek cehenneme giren bir daha çıkamaz dedi ve suçun derecelerine göre cehennem­liklerin de dereceleri olduğunu söyledi.

Ben din adamı değilim ama aklımda soru işareti oluştu, madem cehennemde insanlar bir daha çıkamayacak suçun derecesinin ne önemi var, şirk suçundan girenle günahkâr Müslüman madem bir daha çıkamayacak daha suçun derecesinin önemi nerde kaldı? 

Değerli görüşlerinizi öğrenmek isterim hocam. Gerçekten Meh­met hocanın işaret ettiği ayetler bunu mu söylüyor. Saygılarımla...

Cevap: Mehmet Hoca Cehenneme giren bir daha çıkamaz demişse Kur'ân'ın ruhuna aykırı bir laf etmiş. Bu nasıl mantıktır? Kur'an "Eğer ceza verecekseniz size yapılan kötülük kadar (o oranda) ceza veriniz. Ama sabreder, (affederseniz), bu sabredenler için daha hayırlıdır!" buyurmaktadır. Allah insanlara yapılan kötü­lüğü ancak misliyle cezalandırmayı, fakat affetmenin daha hayırlı olduğunu, "Kötülüğün cezasının dengi bir kötülük (ceza) olduğunu" vurgularken, 60, 80, en fazla yüz yıl yaşamış olan bir kulunu nasıl olur da yüz yıl değil, bin yıl değil, milyon yıl değil, sonsuzca cehennemde yakar? Bu Allah'ın şanına yakışır mı? İşlenen suça, hak ettiğinden fazla ceza vermek zulümdür. "Vema rabbuke bi-zallamin li'l-abîd: Rabbin kullara zulmedici değildir.” Allah'ın rahmeti gazabına baskındır. Kendisi "Rahmetim her şeyi kapsamıştır!" buyurmuştur. Sonsuzca azap hem Allah'ın adaletine hem de rahme­tine aykırıdır. Kısaca kardeşim suçlu kulu günah kirlerinden temiz­lemek için Cenabı Hak Cehennem cezaevine koyar. Aslında Cehen­nem de bir ıslah evidir. Dünyada günahlarından arınmayan kul, orada çekeceği ceza ile günahlarından arınır, sonunda cennete gider. Her kul eninde sonunda Cennete gider. Doğrusu ben bu şiddet yanlılığına hayret ediyorum. Bu noktada Harputlu Hazmi Efendi’nin manzumesini yad etmek uygun olur:

Yetişir ilm ile şiştin vâiz  Yetişir bunca eşiştin vâiz

Fazl-ı Hak yok mu ki hep dûzeḫ ile halkı inzâra giriştin vaiz

Doldurup ibadullahı nâr-i Cehîme Sonra sen Adn'e sıvıştın vaiz!