TAYY-İ MEKÂN (3) PDF 
Salı, 25 Ocak 2022 00:00

TAYY-İ MEKÂN (3)

(...dünden devam)

Velîlerin çeşitleri:

Bazı mutasavvıflara göre Allah arzı serdi, onu zahiren yüksek dağlarla tuttu. Hakikatta arz, yaratıklar; dağlar da velîlerdir. Allah, velilerle yaratıklarını tutar, onlarla insanlardan belâyı savar. Velilerin üstünde evtâd, evtâdın üstünde revâsî vardır. Bir felâket zamanında kulların merci'i evtâd, evtâdın mercii de revâsîdir. Revâsi, seçkin velîlerdir.

Revâsîyi kutup idare eder. Kutup, bütün velîlerin üstündedir. Bu görüş Hz. Peygamber(s.a.v.)den nakledilen hadise dayandırılır:

فى هذه الأمّة أربعون على خُلُق إبراهيم ، وسبعة على خلق موسى ، وثلاثة على خلق عيسى وواحدٌ على خلق محمَّدٍ صلَّى الله عليه وسلَّم ، فهم على مراتبهم سادات الخلق: Bu ümmet içerisinde kırk kişi İbrahim meşrebi üzerinde, yedi kişi Musa meşrebi üzerinde, üç kişi İsa meşrebi üzerinde, bir kişi de Muhammed (s.a.v.) meşrebi üzerinde bulunur. Bunlar meşreb­lerine göre insanların efendileridir." Hz. Peygamber'in, hadisin devamında belirttiğine göre bunlar ile yağmur yağdırılır, Allah bunlar vasıtasıyla belâyı defeder ve bunlar yüzü hürmetine insanları rızıklandırır.

İmam Ahmed ibn Hanbel'in Kitabu'z-Zühd'ünde bu hadisin sahih, hattâ mütevâtir olduğu söylenmektedir. Serdedilen çeşitli görüşlerden, bu hadisin sahih olduğu kanaati uyanıyor. Bkz. Muhammed ibn Alî aş-Şevkânî, al-Fevâidu'l-Mecmûa fî'l-Ahâdîsi'l-Mevdûa, s. 245-2490, Kahire, 1380/1960.

Bu hadisin sıhhati üzerinde münakaşalar yapılmıştır. Hadîs, sahih kabul edilse dahi Hakîm-i Tirmizî, aynı anda bütün velilerin bu hiyerarşide bulunacağı manasında olmayıp, kırk kişinin git gide inkıraz bularak bire ineceğini, kıyamete yakın gelecek son velinin (Hâtemu'l-evliyânın) en büyük veli olacağını söylüyor (Hakîm-i Tirmizî, Hatmu'l-Evliyâ': 345-346, Beyrût, 1965). Fakat ondan sora gelenler, şu hiyerarşiyi yerleştiriyorlar:

Ebu Osman diyor ki: "Budelâ (ebdâl) kırk kişidir umenâ yedi kişidir. Ḫulefâ üç kişidir. Kutup bir kişidir. Kutup bunların hepsini bilir ve idare eder. Ama kendisini kimse bilmez ve idare etmez. O, velilerin imamıdır. Hulefa olan üç kişi de yedileri bilir ve idare eder. Yediler de kırkları bilirler. Fakat kırklar yedileri, üçleri ve kutbu bilmezler, ümmet arasında bulunan diğer velîleri bilirler. Diğer velîler de kırkları bilmezler.

"Şayet kırklardan biri ölürse ümmet arasında bulunan velîlerden biri onun yerine getirilir. Yedilerden biri ölürse kırklardan biri yerine getirilir. Üçlerden biri ölürse yedilerden biri yerine getirilir. Sayıda tek, fakat bütün yaratıkların sayısına denk olan kutup ölürse yerine üçlerden biri getirilir. Bu, Allah'ın izniyle kıyamete kadar böyle sürüp gider." (Hakaik, varak 67a, No. 77)

***

 

 

   Copyright @ Süleyman Ateş