BESMELE’İN TEFSİRİ PDF 
Çarşamba, 07 Temmuz 2021 00:00

BESMELE’İN TEFSİRİ

Bismillahirrahmanirrahim” (Bism)deki bâ, gizli bir 'ebtediu’' (başlıyorum) veya akrau' (okuyorum) fi'iline bağlıdır. Allah’tan yardım dileyerek başlıyorum veya okuyorum yahut Allah adına okuyorum, demektir.

İsm yükseklik anlamındaki sümüvv’den gelir. Başı harekesiz olduğu için başına bir hemze getirilerek "ism" şekline sokulmuştur. Varlıklara ad olan sözcüğe ism denir.

“Güvenilir Ruh" un, Hz. Muhammed’in kalbine düşürdüğü vahiy olan Kur'ân'ın her sûresi besmele ile başlar. Besmelenin vahiy ile ilişkisi daha ilk andan belli olur. Vahiy, “Yaratan Rabbinin adıyla oku” şeklinde başlamıştır. Bu bağlamda besmele şu anlamı ifade eder: Ey Muhammed, çok merhametli Allah'ın adıyla oku. Bu söz senin sözün değil, Rabbinin mesajıdır. Sen bu sözü kendi adına değil, Allah adına söylü­yorsun, Allah adına bu mesajı insanlara duyuruyorsun.

Besmeledeki Rahmân ve Rahîm adlarına gelince: Bunlar, "rahime" fi'linden ya­pılmış, abartı bildiren iki sıfat-isimdir. Rahmet, kalbdeki acıma duygusudur. Bu duygu, sahibini lütuf ve ihsâna sevk eder. Rahmân'daki mübâlâğa (abartı), Rahîm'­dekinden daha fazladır. Bundan dolayı Allah'tan başkasına Rahmân adı verilmez, fakat Rahîm adı verilebilir. Nitekim Hz. Peygamber: (s.a.v.): "Mü'minlere şefkatli, rahîmdir"[1] şekl­inde tavsîf edilmiştir.

Rahmân'ın, tam anlamıyla Türkçe karşılığı yoktur. Çok merhamet eden; rahmeti her şeyi kuşatan, iyiliği her şeye yaygın sözleriyle tefsîr edilebilir. Rahmân'ın rahmeti, ezelî rahmettir. Bu bakımdan bu rahmet, iyiyi de, kötüyü de; mü'mini de, kâfiri de kapsar. Varlıkların hepsi, zarurî olarak bu rahmetten faydalanıp varlık sahnesine çık­mışlardır.

Rahîm de çok merhametli demektir. Fakat bu rahmet, varlıkların başlangıcından çok neticelerine, yani âhirete ilişkindir. Bundan dolayı Allah, dünyanın Rahmânı, âhire­tin Rahîmidir. Yani O'nun ihsanı, dünyada mü'minlere de kâfirlere de yaygındır. Âhi­rette ise yalnız mü'minlere mahsustur.[2]

Allah'ın her şeyi yaratması, Rahmânlığının rahmetinden ileri gelir. Bu fıtrî rah­metten uzak kalan hiçbir şey yoktur. Her varlık, Rahmân'ın rahmeti içindedir. Ama Rahîm, irâdeleriyle çalışanlara, yaratılış amaçlarını, lütfeder. Rahimliğinin rahmeti iledir ki iyiler mükâfât, kötüler cezâ görür. Demek ki Rahîm adının içeriğinde Allah'ın adâlet ve cezâsı, mükâfât ve mücâzatı vardır. Bunun için "Rahmân, bütün mahlûkatı rahmetiyle yaratıp besleyen; Rahîm, âhirette mü'minlere lütfuyla cennet, kâfirlere de adaletiyle azâp edendir" diye tefsîr edilmiştir.

Berâ'eh Sûresi hariç, bütün sûrelerin başında "Besmele" yazılıdır. Her işe olduğu gibi Kur'ân sûrelerini okumaya da Rahmân ve Rahîm Allah'ın adı anılarak başlanır, başarı için O'nun yardımına güven belirtilir.



[1] .Tevbe Sûresi: 128; Ahzâb Sûresi: 43.

[2] .Râgıb el-Isfahânî, Müfredât, s. 191 - 192

 

 

   Copyright @ Süleyman Ateş