NİSA 34.-35. ÂYETLER (3) PDF 
Çarşamba, 28 Nisan 2021 00:00

NİSA 34.-35. ÂYETLER (3)

(...dünden devam)

Başka bir hadîslerinde de Hz. Peygamber (s.a.v.) şöyle buyurmuştur: "Kadın beş vakit namazını kılar, bir ay orucunu tutar, namusunu korur ve kocasına da itaat ederse ona: 'Hangi kapıdan dilersen oradan cennete gir!’ denilir. ''(İbn Hanbel, Musned:1/191)

Kocasının meşru emirlerine karşı gelen kadınlar ise şiddetle uyarılmışlar­dır. Nüşûz: Yükselmek, başkaldırmak, hırçınlık etmek demektir. Kocasına itâat eden sâliha kadınlar yanında kocasının sözünü dinlemeyen, devamlı dırdırıyla evde huzur diye bir şey bırakmayan kadınlar da vardır. İşte âyetin ikinci şıkkında yüce Allah, böyle huysuzluk eden kadınları da eğitip yola getirmenin metodunu göstermektedir: Önce onlara tatlı dille öğüt vermeli. "Allah'tan kork, kocana itâat etmek, senin üzerine farzdır. Bana isyan edince Allah'ın cezasına uğrarsın..." gibi sözler söylemeli, hattâ bazı hediyelerle de gönlünü alıp yola getirmeğe çalışmalıdır. Böyle yola gelmezse kadından ayrı yatmak etkili olabilir. Çünkü kocasını seven kadın, onun ayrı yatmasına dayanamaz. Çok zoruna gider. Hatâsını anlayıp dönebilir. Bazı âlimlere göre ayrı yatakta yatarak değil, fakat aynı yatakta arkasını dönerek yatmak, birleşmeden de imtina etmek gerekir. Fakat kadın, bununla da yola gelmez, huysuzluğuna devam ederse, son çare olarak fazla ileri gitmeden hafifçe dövülebilir. Dövme, başvurulacak son uslandırma metodudur. Başka eğitim yolları denenmeden bu yola gidilmez. Döverken de aşırılıktan sakınmak, kamçı ve değnek ile değil, bükülmüş mendille veya elle vurmak, yüze göze vurmaktan sakınmak, vücudun hep belli yerine değil, ayrı ayrı yerlerine vurmak gerektiğini müfessirler izah etmişlerdir. İbn Abbâs ve Atâ, misvak ile dövülebilir, demişlerdir (Câmi'u'l-beyân: 5/58).

İmam Şâfiî dövmenin mübâh, fakat dövmemenin efdal olduğunu söylemiştir. Hanımlarına bir fiske dahi vurmamış olan Hz. Peygamber (sav) Vedâ Haccında şöyle buyurmuştur: "Kadınlar hakkında Allah'tan korkunuz. Çünkü siz, onları Allah'ın emaneti diye aldınız. Allah'ın sözü uyarınca ırzlarını kendinize helâl kıldınız. Onların, sizin yatağınıza, istemediğiniz bir kimseyi yatırmamaları, sizin onlar üzerindeki haklarınızdandır. Eğer böyle bir şey yaparlarsa hafifçe onları dövünüz. Sizin de onların geçimlerini ve giyimlerini sağlamanız, onların sizin üzerinizdeki haklarından­dır."  (Müslim, Hac, b. 19, h. 147)

(devamı yarın..)

 

 

   Copyright @ Süleyman Ateş