ALİ B. EBİ TÂLİB (r.a.) (2) PDF 
Cumartesi, 02 Ocak 2021 00:00

ALİ B. EBİ TÂLİB (r.a.)  (2)

(...dünden devam)

Hz. Peygamber hicret etmeden önce elinde bulunan emanet­leri, sahiplerine verilmek üzere Ali'ye bıraktı ve o gece Hz. Alî, Resulullah'ın yatağında yatarak müşrikleri şaşırttı. Böylece Hz. Alî, Hz. Peygamber'i öldürmeye gelen müşrikleri oyalayarak onun yerine hayatını tehlikeye atmış, bu suretle Peygamber'e hicreti sırasında zaman kazandırmıştır. Hz. Alî, Peygamberimizin kendisine bıraktığı emanetleri sahiplerine verdikten sonra Medine'ye hicret etti. Medine'de de Hz. Peygamber'in devamlı yanında bulundu, bütün cihad hareketlerine katıldı, Uhud'da gâzî oldu. Bedir'de sancaktardı. Aynı zamanda keşif kolunun başındaydı; hâkim noktaları tespit ederek Hz. Peygamber'e bildirdi. Bu mevkiler işgal edilerek, Bedir'de önemli bir savaş harekâtını başarıya ulaştırdı. Bedir gazasının başlamasından önce, Kureyş’lilerle teke tek dövüşen üç kişiden biriydi. Bu dövüşte, hasmı Velid b. Muğire'yi kılıcı ile öldürdüğü gibi, Hz. Ebû Ubeyde zor durumdayken yardımına koştu ve onun hasmını da öldürdü. Kendisine "Allah’ın Arslanı" lakabı ve Bedir ganimetlerinden bir kılıç, bir kalkan ve bir de deve verildi.

Hz. Alî, Bedir savaşından sonra Hz. Peygamber'in kızı Hz. Fâtıma ile evlendi. Nikâhını Hz. Peygamber kıydı. O zamana kadar Resulullah'la oturan Hz. Alî, nikâhtan sonra ayrı bir eve taşındı. Hz. Alî'nin, Hz. Fâtıma'dan üç oğlu, iki kızı dünyaya geldi. Hicret'in üçüncü yılında Uhud savaşında, Müslüman okçuların hatası yüzünden müşrikler Müslümanların üzerine saldırmışlar ve Hz. Peygamber de yaralanarak bir hendeğe düşmüş ve düşman onun öldüğünü yaymıştı. O sırada dövüşe dövüşe gerileyen Hz. Alî, Hz. Peygamber'in içine düştüğü hendeğe ulaşarak, onu korumaya almıştı. İki tarafın da kazanamadığı bu savaşta Hz. Alî birçok yerinden yaralanarak gazi oldu.

Uhud savaşından sonra Hz. Alî "Nadîr Oğulları" Yahudilerinin hainlikleri üzerine bu kabile ile yapılan savaşı bizzat idare etti. Bütün çarpışmalarda Hz. Alî kahramanca dövüşmüş ve müşriklerin en meşhur savaşçılarını öldürmüştür. Hudeybiye barışında sulh şartlarının yazılmasına o görevlendildi. Hz. Alî, sulhnameyi yazmaya söyle başladı: "Bismillâhirrahmânirrahîm. Muhammed Resulullah...." Ancak müşrikler bu ifadeye itiraz ettiler. Hz. Peygamber, "Resulullah" yerine "Muhammed b. Abdullah" yazmasını Hz. Alî'ye söylemiş fakat Hz. Alî "Resulullah" ifadesinin yazımında ısrar etmiştir.

(devamı yarın..)

 

 

   Copyright @ Süleyman Ateş