SUNGUR-ZÂDE HACI ABDÜLKERİM EFEN­Dİ (1854- 1923) (1) PDF 
Salı, 03 Kasım 2020 00:00

“Kur'an Işığında Fetvâlar”dan:

SUNGUR-ZÂDE HACI ABDÜLKERİM EFEN­Dİ (1854- 1923) (1)

Bugün eski bir Harput şairini tanıtmak istiyorum. Ancak bu ko­nuyu, merhum hocam Rahmi Bey’in oğlu sayın Naci Onur’un araştır­ma­sından yararlanarak hazırladığımı belirtir, Naci Bey’e teşekkürlerimi su­na­rım.

Saygıdeğer dostum Prof. Dr. Kerim Sunguroğlu’nun dedesi olan şairimiz Hacı Abdülkerim Efendi’nin soyu, Selçuklu hükümdarı Alpas­lan’ın komutanlarından Saltuk Bey ailesinden Baysungur’a dayanır. Aileye soyadını veren Baysungur, Elazığ yakınındaki Pertek ilçesinin (o zamanlar sancak) yöneticisi olmuş ve yaklaşık 1598-1600 yıllarında ölmüştür.

 

İşte bu soydan gelen Tüccar Hacı Ahmet Efendi'nin oğlu Abdül­kerim Efendi, 1854 yılında Harput'ta doğdu. İlk tahsilini mahalle mektebinde tamamladıktan sonra kaydolduğu Kâmil Paşa Medresesinde 8 yıl okuyabildi. Ünlü âlim Hacı Abdülhamit Efendi ile Farsça ho­cası Hafız Mahmud'dan ders aldı. Şair Hacı Hayri Bey, Hacı Raşid Efendi ve Mustafa Naci Efendi medrese arkadaşlarından idi. Babasının hastalığı üzerine, ailesinin geçimini sağlamak amacıyla medreseyi bı­rakıp 1874’te henüz 20 yaşında iken memurluğu seçti. Harput'un ünlü bilginlerinden, dayısı Pekmez-zâde Hafız Mustafa Efendi'nin kızı Nafia Hanım ile evlendi. Memur olarak çeşitli yerleri dolaştıktan sonra 1884 yılında Ela­zığ Vilayet Matbaasına müdür oldu. Daha sonra atıldığı ticaret hayatında yaptığıbaşarılı işler sonucu zengin olan Abdülkerim Efendi 1888'de Belediye Meclisi üyesi oldu.

1902’de hacca giden Abdülkerim Efendi, Mekke’de, beraberinde götürdüğü annesi Hacı Hamide Hanım’ı veba hastalığından kaybetti. 1907’de Maârif (Milli Eğitim) Komisyonu üyeliği yapıyordu. Çeşitli resmi kuruluşlarda yöneticiliğe getirilmesi, yönetimdeki becerisini ve bilgideki maharetini gösterir. 1913 yılında tekrar hacca gitti.

Birinci Dünya Savaşı sıralarında Mustafa Kemal Paşa’nın, 2. Ordu Komutanı iken, ordu merke­zi ile yöre vilayetlerinin geçimini sağlamak amacıyla düzenlediği toplantıya, Genel Meclis üyesi olarak, Elaziz valisi Mithat Bey’in beraberliğinde, 30 Nisan Pazartesi Diyar­bakır'a gitti. Orada Mustafa Kemal Paşa ile sohbeti dikkat çekicidir. Bu görüşmeler sonucunda Hacı Abdülkerim Efendi'nin büyük sorumluluklar üstlen­diği bilinmektedir. O'nun ikbal devri 1920-1921 yıl­larından sonra ters dönmüş; karşıtlarının teşvikiyle vali Abdülkadir tarafından vilayet merke­zinde ve Kışla caddesi üzerinde bulunan çok değerli iki büyük konağı, ölüm tehdidiyle kanunsuz olarak zorla elinden alınmıştır. Bu yüzden sağlığı ve morali bozulan Hacı Abdülkerim Efendi, genel meclis toplantılarının birinde yollar hakkın­da yaptığı uzun bir konuşmanın ardından, karşıtları ta­rafından şiddetle eleştirilince, dayanamayıp görev başında hastalanmış ve iki gün sonra 69 yaşında olduğu halde Mart 1923'te vefat etmiştir. Me­zarı Harput'ta aile kabristanındadır.

 (devamı yarın..)

 

 

   Copyright @ Süleyman Ateş