ŞEFAAT ÜZERİNE (4) PDF 
Cuma, 18 Eylül 2020 00:00

ŞEFAAT ÜZERİNE (4)

(...dünden devam)

Ayrıca Kur’ân, Peygamber’e, başkalarının değil, kendisinin sonucunu dahi bilmediğini söylemesini emretmektedir:

“De ki: ‘Ben türedi bir elçi değilim. Bana ve size ne yapılacağını da bilmem. Ben sadece bana vahyedilene uyuyorum ve ben apaçık bir uyarıcıdan başka bir şey değilim’.”(Ahkaf: 9) Nitekim Hz. Peygamber’in, Osman ibn Maz‘ûn’un vefatı üzerine söylediği şu söz de bunu açıkça ortaya koymaktadır:

“(Sahabilerden) Osman ibn Maz‘ûn öldüğü zaman bir kadın (başka bir rivayete göre Osman’ın kendi karısı): “Cennet sana kutlu olsun ey Maz‘ûn oğlu Osman!’ demiş. Allah’ın Elçisi (s.a.v.) ona kızgınca bakmış, ‘Ne biliyorsun (cennete gideceğini)?’ demiş. (Kadın): ‘Ey Allah’ın Elçisi, senin şövalyen ve sahâbîndir’ demiş. Allah’ın Elçisi: ‘Vallahi ben Allah’ın Elçisiyim, ben bile bana (başka bir rivayette: bana ve ona) ne yapılacağını bilmem!’ demiş. Halk Osman’ın durumuna acımıştır.”

Bakara Suresi’nin: “Ey inananlar, ne alışverişin, ne dostluğun ve ne de şefâatin olmadığı gün gelmezden önce, size verdiğimiz rızıktan (Allâh için) harcayın.” mealindeki: 254’ncü âyetinde, âhiret mahkemesinde fidyenin ve şefaatin olmadığı, hiç kimsenin fidye veya iltimas yoluyla canını kurtaramayacağı vurgulanmaktadır. Fidye, kişinin bir bedel karşılığında canını kurtarmasıdır. Bakara: 48, 123. âyetlerde de Yüce Divan'da şefaatin olmayıp tam adaletle hüküm verileceği vurgulanmaktadır.

İlâhî Mahkeme esnasında hiç kimse suçluya arka çıkamaz ve buna cesaret edemez. Bir suçluyu affettirmeğe çalışmak da kimsenin haddi değildir. O esnada peygamberler şefaat değil, Şahitlik (tanıklık) yapacaklardır. Bu tanıklık suçluların lehine değil, aleyhine olacaktır.

O halde peygamberlerin ve özellikle Son Peygamber'in şefaati, yüce Divan'da iltimas ile suçluyu kurtarmak değil, Hak-k'ın rızasını kazanmış olanlara cennette arkadaş olmak, onları yalnız bırakmamak şeklindedir. Çünkü şefaat yalnız olana arkadaş olmak, onun yanında bulunup ona destek olmaktır. Nitekim Allah'a itaatli olanların peygamberlerle ve hak dostlarıyla beraber olacakları belirtilmiştir: "Kim Allah’a ve Elçi’ye itaat ederse işte onlar, Allah’ın ni‘met verdiği Peygamberler, Sıddîklar, Şehidler ve Salihlerle beraberdir. Onlar da ne güzel arkadaştır!” (Nisa: 69).

***

 

 

   Copyright @ Süleyman Ateş