İSLÂM TARİHİNDEN YAPRAKLAR (51) : HZ. ALÎ’NİN ŞEHÂDETİ PDF 
Cumartesi, 20 Haziran 2020 00:00

İSLÂM TARİHİNDEN YAPRAKLAR (51) : HZ. ALÎ’NİN ŞEHÂDETİ

(...dünden devam)

Beni bunlardan kurtar

Beş yıla yakın Halifeliği döneminde hep isyanlarla boğuşmak zorunda kalan, üstelik kendi askerlerinden de vefasızlık gören Hz. Alî iktidarı döneminde hiç rahat etmemiş; bazı vefasızlıklar yüzünden halktan bıkmış ve "Ben bunlardan bıktım, bunlar da benden bıktılar. Rabbim beni bunlardan kurtar!" diye dua edecek duruma gelmişti. Niyazı kabul edildi ve Abdurrahman bn Mülcem denilen bir soysuzun zehirli kılıcıyla vurulup üç gün ağır yaralı olduğu halde çevresine gerekli öğütleri verdikten sonra şehadet şerbetini içti ve ruhu sevdiği Peygamber ve yâranının cennetteki makamlarına uçtu. Allah'ın, selâmı rahmet ve bereketi üzerine olsun.

Hz. Alî’nin Şehâdeti

Nehrevan Savaşı halk üzerinde derin iz ve acı bırakmıştı. Gün geçtikçe o savaşın acısı daha da artıyordu. Nehrevan’dan artakalan birkaç kişi bir araya gelerek Alî’yi öldürüp, Nehrevan’da öldürülmüş olan arkadaşlarının öcünü almayı kararlaştırdılar. Siyer ve tarih yazarları ittifakla böyle rivayet e­der­ler (İbn Sa’d, Tabakat: 3/35; Taberî, Târîḫ: 6/58-66; Murûcu’z-Zeheb: 3/423; Taberânî, el-Mu’cemu’l-Kebîr: 1/55-85; Mecmau’z-Zevâid: 6/249; Zehebî, Târî­ḫu’l-İslâm ve’l-Ḫulefa, s. 649; İbn Hallikân, Vefeyatu’l-A’yan: 7/218; İbn Kesîr, el-Bidaye ve’n-Nihaye: 7/325).

Ayrıntısı farklı olan bu rivayetlerin özü şudur: Nehrevan olayından sonra Haricîlerden artakalan bir grup, Nehrevan’daki yenilginin öcünü almak için gizli bir ittifak kurarak kendi düşüncelerine göre Müslümanları iç savaşa sürükleyen üç kişiyi öldürmeğe karar verirler. Öldürülecek liderler Kûfe’­de Hz. Alî, Şam’­da Muaviye ve Mısır’da Amr bn Âs’tır.

Hz. Alînin öldürülmesi ile ilgili rivayetlere za­manla hayli eklemelerin olduğu, abartıların karıştığı anlaşılmak­tadır. Şimdi olayın ayrıntısına bakalım:

1‒ Hz. Alî’yi öldürmeyi üstlenen Abdurrahman bn Mülcem ve yardımcıları Bürek bn Abdullah, Amr bn Bükeyr et-Temîmî bir araya gelip konuyu görüştüler, Nehrevan’da öldürülenlere rahmet okudular. Ve: “Onlardan sonra biz yaşayıp da ne yapacağız? İnsanları Allah’a kulluğa çağıran kardeşle­ri­miz, Hak yolunda hiçbir kınayıcının kına­masından korkmadan Hakka davet görevini yapıyorlardı. İmdi biz onların can­larını feda ettikleri Hak yolu uğruna sapık insanları öldü­rürsek İslâm ülkelerini bu sapıkların bela­sından kurtaraca­ğımız gibi öldürülmüş olan kardeşlerimi­zin de öcünü almış” oluruz.

(devamı yarın..)

 

 

   Copyright @ Süleyman Ateş