CEHENNEM CEZASI EBEDÎ Mİ? (3) |
Cuma, 13 Mart 2020 00:00 | |||
CEHENNEM CEZASI EBEDÎ Mİ? (3)(...dünden devam) Cennetin ebedîliği ve Cehennem'in sonluluğu hakkında M. Reşid Rıza'nın Menar Tefsirinde uzun bir izahı vardır. Bu izahı Yüce Kur'ân'ın Çağdaş Tefsirinde: Hud Suresinin 106-107 âyetlerinin Tefsîrinde vermişizdir. Bu konuda İslâm âlimlerinin görüşlerini toplayan Reşid Rıza son kısımda diyor ki: 10. Sonsuzca azâbedeceği yaratıklar yaratması, hâkimlerin hâkimi, âdillerin âdili Allah'ın hikmetine uygun değildir. Kuluna azâbı da aslında yine onun kendi yararınadır. Azapta Allah'ın bir yararı olamaz. Dünyâda kullarının yararı için koyduğu şer'î cezaların bir miktarı (sınırı) olduğu gibi, âhiretteki azâbın da bir miktarı olmalıdır. 11. Yüce Allah'ın, büyük günâh işleyen mü'minlere ḫulûd azâbı va'detmesi, bunu te'bîd (ebedîlik) ile de kayıtlaması, bu azâbın bir gün kesilip bitmesine aykırı değildir. Yüce Allah: "Kim Allah'a ve O'nun Elçisine karşı gelir, O'nun sınırlarını aşarsa, Allah onu, ebedî kalacağı ateşe sokar. Onun için alçaltıcı bir azâb vardır” (Nisâ' Sûresi: 14) "Her kim bir mü'mini kasden öldürürse, onun cezası, içinde sürekli kalacağı cehennemdir. Allah ona gazabetmiş; lanet etmiş ve onun için büyük bir azâb hazırlamıştır" (Nisâ' Sûresi: 93) buyurmuştur. (Bu açıklığa rağmen, ehl-i sünnet imamlarının ittifakına göre Allah'ın birliğine inanmak, kuldan ebedî azâbı kaldırır). İşte nasıl büyük günâh işleyen mü'mine, yapılacağı bildirilen sonsuzluk azâbı, sonunda kaldırılıyorsa, kamu cehennem halkı için olan ḫulûd azâbı da öyle kaldırılır. Çünkü iki va'îd ve te'bîd arasında bir fark yoktur (esasen âyetlerdeki te'bîd ve ḫulûd, sonsuzluk değil, uzun çağlar, devirler anlamındadır). Nefsine Rahmeti ön gören, rahmeti gazabını geçmiş bulunan merhametlilerin merhametlisi Allah'ın, bu ezelî rahmeti gereği, bir gün kamu cehennem halkından azâbı kesmesi de umulur. Eğer kâfir, Allah'ın rahmetinin ne derece bol olduğunu bilseydi, O'nun rahmetinden umud kesmezdi. Peygamber (s.a.v) şöyle buyurmuştur: ''Allah rahmeti yarattığı gün, onu yüz rahmet yaptı, doksan dokuz rahmeti kendi yanında bıraktı, yaratıklara sadece bir rahmet verdi. Eğer kâfir, Allah katında bulunan bütün o rahmeti bilmiş olsa, cennetten umut kesmezdi; mü'min de Allah katında bulunan bütün azâbı bilseydi, ateş(e girmeyeceğin)den emin olmazdı." (İbn Mâce, Mukaddime: 13, Zühd: 35; Tirmizî, Da'avât: 99; İbn Hanbel, Müsned: 2/381, 433, 466) Dileyen konuyu Yüce Kur’ân’ın Çağdaş Tefsîri adlı eserimizden veya Arapça bilen Menar Tefsîrinden okuyup öğrenebilir. Kendi kafalarına göre azap biçenlere de okumalarını tavsiye ederim. ***
|