HARAM VE HELÂL KILMA YETKİSİ (2) |
Pazar, 08 Mart 2020 00:00 | |||
HARAM VE HELÂL KILMA YETKİSİ (2)(...dünden devam) Bu cevabımla yetinmeyen okurum yine ayrıntının peşine düşme ihtiyacını hissetmiş, soruyor:Sayın hocam yine vaktinizi alıyorum üzülerek; bir şey daha soracağım açıklamanıza karşılık... "Hz. Peygamber'in, ken-disine gelen vahiylerle insanlara güzel şeyleri helâl kıldığı, çirkin şeyleri de yasakladığı vurgulanmaktadır." demişsiniz ya; kendisine gelen vahiy sadece Kur’ân'dır değil mi? Peygambe-rimize Kur’ân'da yazmayan vahiyler de gelmiş midir, yani Peygamberimiz Kur’ân'da yazmayan vahiylerle haram ve helâl kılmış olabilir mi?... Cevap: Bu tür soruların ardı arkası kesilmez. Din kolaydır ama insan aklıyla din yapmaya kalkarsa dini içinden çıkılmaz hale getirir. Bizim bildiğimiz vahiy Kur'ân'dır. Bunun dışında Peygamber'in kalbine doğan bazı düşünceler olabilir ama Peygamber bu düşünceleri kendi söz kalıplarıyla ifade etmiştir. İşte bu tür sözlere Kutsal Hadis denilir. Ama bunlar Kur'ân ağırlığında vahiy değildir, Peygamber'in insansal düşüncelerinin bunlarda etkisi vardır. Bundan dolayı Peygamberimiz Kur'ân vahyi dışında herhangi bir sözünü yazdırmamış, hattâ sözlerinin yazılmasını yasaklamıştır. Tâ kıyamete dek insanları bağlayacak emirler, yasaklar Kur'ân vahyiyle sabit olanlardır. Bunun dışındaki emirler Peygamber'in kendi sözü de olsa geçicidir, bağlayıcı değildir. Çünkü Peygamberimiz bunları o zamanın şartları içinde söylemiş, "herkes için geçerlidir, bağlayıcıdır" dememiştir. Zira kendi söz ve emirlerinin bir kısmını sonradan şartlar değişince değiştirmiştir. Bazı yasakları kaldırmış, zamanın gereği ne ise onu yapmıştır. Ama Kur'ân emrini değiştirme yetkisine sahip değildir: "De ki: 'Onu kendi tarafımdan değiştiremem. Ben sadece bana vahyolunana uyarım. Şâyet ben Rabbime karşı gelirsem, büyük bir günün azapından korkarım!'." (Yunus: 15) (devamı yarın..)
|