ORGAN BAĞIŞI HARAM MI?
Cuma, 06 Mart 2020 00:00

ORGAN BAĞIŞI HARAM MI?

Sayın Hocam, Yazılarınızı devamlı okumaktayım. Bizleri dini konularda aydınlattığınız için Allah sizden razı olsun. Geçen akşam TV de, … Hoca ile organ bağışı ve kan verme üzerine bir sohbet yapılıyordu. Ben de tesadüfen kanalları ararken, bu konuya çok ilgi duyduğum için biraz dinledim. Fakat daha fazla tahammül edemediğim için kanal değiştirdim. Organ naklini ve kan vermenin caiz olmadığını Kur’ân-ı Kerim’in sure ve âyetlerine göre ispatlamaya çalışıyordu. Bu kadar önemli bir konuda bu şekilde yorum yapmak ne derece caizdir? Halkımızı menfi yöne döndürmez mi? Size sorulan soruların bazılarının ne kadar bilinçsizce sorulduğunu düşününce, bu sohbetin ne kadar zarar vereceğini tahmin edersiniz herhalde! Her zaman bu konularda yazıyorsunuz ama bu konuya tekrar temas ederseniz memnun olurum. Saygılarımla...

Cevap: Bazı hocaların, TV ekranına geçip organ naklinin, kan vermenin caiz olmadığını söylemeleri ve bu kişisel görüşlerini Kur’ân âyetlerine dayandırmaları cidden gariptir. Bu tür konuşmalar, toplum sağlığına olumsuz etki yapar. Organ nakli niçin caiz olmasın? Kişi kendi evladı yahut bir yakını için böbreğinden birini verir. Bazı evlatlar da baba veya annelerini yaşatmak için karaciğerinden parça veriyorlar. O sayede karaciğer nakli yapılmış olan kişi yaşıyor.

Kişi ölümü halinde organlarını bağışlayabilir. Beden kendi bedenidir. Allah’ın ona lütfettiği bir varlıktır. Ölümü halinde zaten toprak olacak bazı organlarını bağışlayabilir. Nasıl malını bağış­lıyorsa organını da bağışlar. Kişide beyin ölümü gerçekleşince organ nakli yapılır. Bu neden caiz olmasın? Âyetleri tevil ederek bunun caiz olmadığını söylemek, kendi kendine din hükmü koymaktır. Hangi âyette organ naklinin caiz olmadığı yazılıyor?

Efendim, ölmüş olanın derileri ve organları kendisinin yaptığı işlere tanıklık edecek. Bu organlar nakledilince başkasının organı olacağından şahitliğin karışacağı şeklinde garip bir mantık ileri sürüyorlarmış. Gerçi ben bu tür konuşmaları dinlemedim ama bana böyle aktarıldı. Garip bir anlayış. Şahitlik edecek olan ruh cismidir, Allah tarafından kişiye verilen, hiçbir suretle nakledilemeyecek olan organlardır. Maddi beden organları değil. Zaten fizik beden organları nakledilmese de toprakta çürüyecektir. Ama Allah, yeniden bedenlendirdiği (ba’settiği) ruha yeni deriler ve organlar verecektir. Ruhsal organlar. İşte o organlar, dünya ömründe yapılan hataların izlerini taşır ve bunları Yüce Divanda yansıtır. Yoksa fiziksel bedenin organları çoktan toprağa karışmıştır. Nitekim çeşitli nedenlerle eli veya Allah korusun bacağı kesilmiş olan kimseler, kesilen organının ağrıdığını hissederler. Çünkü fizik organ bedenden ayrılmış olsa da ruhsal beden onu kendinde hisseder. Cehennem ateşinde yanıp dökülen derilerin başka derilerle değiştirilmesi, ruhsal beden organlarının yok olmayacağını gösterir. “O âyetlerimizi inkâr edenleri yakında bir ateşe sokacağız, derileri piştikçe azabı tatsınlar diye onlara başka deriler ve­receğiz! Şüphesiz Allah daima üs­tündür, hü­küm ve hikmet sahibidir.” (Nisa: 56)

Manevi ahvali fizik âlemle karıştırmak, asla bu âlemle kıyas edilemeyecek olan o mânevi ahvali dünya varlıklarına benzetmek doğru değildir.