SECDE ÂYETLERİ MEALİNİ DİNLEYİNCE NE YAPMALIYIZ?
Çarşamba, 26 Şubat 2020 00:00

SECDE ÂYETLERİ MEALİNİ DİNLEYİNCE NE YAPMALIYIZ?

Saygı Değer Hocam, öncelikle sizin yazdığınız ve Vatan Gazetesi aracılığıyla verilen kitapçığınızla Umre görevimi yerine getirdim. Belirttiğiniz yerdeki duaları okudum ve buna göre niyet ettim. Peygamber Efendimiz'in (s.a.v.) huzurunda ziyaret esnasında nasıl davranılması gerektiğini ve nasıl salavat getirilmesi gerektiğini sizin kitapçığınızdan öğrendim ve okudum. Allah sizden razı olsun! Umre'ye gitmeden önce de ruh halimi Peygamber Efendimiz'in (s.a.v.) ve Beytullah'ı ziyaret etmeden önce uygun hale getirmek için belirttiğiniz salavatları ve tev-beleri sürekli okudum. Allah'a şükür ki, Arapça harfleri okuyabiliyor ve Rahmetli alim babam Ahmet Duran'ın verdiği eğitimle az çok meallerini anlayabiliyor, eksik olan yerleri de meallerini okuyarak tamamlamaya çalışıyorum:

1. Radyo kanalından sürekli olarak Kur’ân meali dinliyorum. Özellikle araba kullanırken. Ancak secde âyetlerinin meallerini de arada dinliyorum. Meali dinlediğim için secde etmiyorum. Ancak Kur’ân'ı Arapça cüzden okurken tabii ki yerine getiriyorum. Şimdi mealini dinlediğimiz secde âyeti için secde etmek zorunda mıyız?

2. Anne ve Babamı kaybettim ve Umre vazifesi sırasında bir hocamızdan şöyle bir yorum aldım: "Başkasının adına Umre niyeti olmaz ancak. Nasıl Kur’ân okuduktan sonra sevabını Peygamberimize (s.a.v.) ve tüm Müslümanlara hediye ediyorsak, yaptığımız Umre'den ve tavaflardan doğan sevabı da aynı şekilde onlara hediye edebiliriz." Bu yorum doğru mu? Değilse sizin yorumunuzu alabilirsem çok sevinirim. Sevgi ve saygılarımla,...

Cevap: Arabada veya herhangi bir yerde banttan, radyodan dinlenen secde âyeti için hemen secde etmek gerekmez. Ömrünüzün herhangi bir zamanında bir secde ederseniz yeterlidir. Ama namazda okunan secde âyeti üzerine hemen secde etmek lâzımdır. Çünkü Peygamberimiz böyle yapmıştır.

Umrenin sevabını bağışlama işine gelince eh o da bir yorumdur. Ben Kur'ân ve Hadiste böyle bir açıklama görmedim. Benim bildiğim, ölmüşler, kendileri için yapılan duâlardan, verilen sadakalardan yararlanırlar. Yani bununla sevinirler, şad olurlar. Ama böyle duâlarla bir suçlunun ağır cezaları affedilmez. Herkes kendi yerini burada yaptığı işlerle kazanmıştır. Yüce Divan'da hesabı görülmüş, kendisine uygun yere konulmuştur. Ama bulunduğu yerde kendisine yapılan duâlardan sevinç duyar, rahatlık hisseder. Gerçeği Allah bilir.