NAMAZDA HUZUR HER ŞEYDEN ÖNCE GELİR
Cuma, 28 Temmuz 2017 00:00

NAMAZDA HUZUR HER ŞEYDEN ÖNCE GELİR

Merhaba kıymetli hocam, yıllardır bizi aydınlatan o güzel yazılarınız için size nasıl teşekkür etsek azdır. Allah sizden razı olsun.

Hocam benim sorum namazlardaki saf düzeniyle ilgili. Namazlarımı genellikle vaktim olduğu sürece camide cemaatle kılmaya çalışıyorum; öyle ki camimiz 150 kişilik. Bildiğiniz gibi bilhassa sabah namazları 5,10 kişi bazen oda olmuyor ama hocam Allah sizi inandırsın diyelim ki 10 kişiyiz 5 kişilik yerde namaz kılıyoruz, araya şeytan girmesin diye safların sık olması gerektiği ve Saflarınızı dümdüz tutunuz ve birbirinize sımsıkı sarılın diye peygamber Efendimizin hadisi olduğu, bunun için safların sık olmasının sevap olduğu söyleniyor. Ne acıdır her namazda imamda saflara dönerek eliyle sıkışın, yaklaşın diye işaret ediyor. Sevgili hocam elbette namazda düzgün sıralı ve güzel olmalıyız. Allah'ın huzurunda elbette böyle olmak gerekir ama inanın bazen öyle rahatsız edici durumlar oluyor ki namaz mı kılıyorum dua mı okuyorum sevap mı işliyorum, ben de şaşıyorum güzel hocam. Sabahın köründe kalkmış sigarasını içmiş, sigarayı söndürmüş, camiye girmiş o kokuyu anlatamam.  Gün içinde hele de yazın Adana'da sarımsak soğan yemiş, ter bir yandan, o kokuyu bir düşünün insan bayılacak gibi oluyor. Eğilmek bir sorun, kalkmak bir sorun, el bağlamak bir sorun.  Camide bu kadar yer varken böyle sıkışık namaz kılmanın sevabı söylendiği gibi çok çok mu fazla?   En azından böyle olması doğru ise ne yapalım Rabbim için her şeye katlanacağız ya da milyonların takip ettiği siz sevgili hocamın vereceği cevap sayesinde belki de bir nebze düzelir.

Vereceğiniz cevap için şimdiden Sevgi ve selamlarımı sunar sağlıklı güzel günler dileğiyle ellerinizden öperim...

Cevap: Değerli Erkan Bey, mektubunuz etkileyici. Düşüncenizde haklısınız. Ama Peygamberimiz insanların birbirine manen yakınlığını sağlamak için cismen de yakın olmalarını buyurmuştur. Omuzlar kollar birbirine değince vücut diliyle bir iletişim, yakınlaşma sağlanır. El sıkışmanın da esprisi budur. Yalnız bu normal durumlarda uygulanır. Ağzı ve nefesi kokan adamın yanında durmak, insanın huzurunu kaçırır. Allah'ı düşünecek yerde yanındaki adamın rahatsız edici kokusundan ötürü huzursuzluk duyar, artık namaza ve zikre yoğunlaşmak gider, yani namazın amacından uzaklaşılmış olur. Peygamberimiz insanların safta birbirine sokulmalarını emretmiştir ama safa duranların da başkalarını rahatsız edecek durumlardan kaçınmasını da emretmiştir. Bundan ötürüdür ki "Men ekele sumen ev basalan felya'tezilna ev ya'tezil mescidena: Soğan sarımsak yemiş olan kimse, bizden uzak dursan yahut mescidimize o haliyle gelmesin!" buyurmuştur. 

İşte cemaatin buna dikkat etmesi, kötü kokan şeyler yemiş olan veya sigara içmiş olan kimsenin, ağzının kokusu geçtikten sonra camiye gelmesi gerekir. Yoksa başkasını rahatsız etmekle günaha girmiş olur.