HASTABAKICI VE DOKTOR HASTANIN TÜM VÜCUDUNA BAKABİLİR

Selamünaleyküm hocam

Ben yurt dışında yaşıyorum, 32 yaşında bir bayanım ve yaklaşık 14 yıldır bir huzur evinde çalışıyorum

Hastalarım Alzheimer. Ve vefat edene dek tüm bakımları bize ait. İlaçlarından yemek yedirmesine, tuvalet ihtiyacından banyosuna kadar ilgilenip elimizden geldiği kadar yaşlılarımıza şefkat ve saygı gösteriyoruz.

Bu yüzden iki sorum olacaktı hocam:

Hastalarımdan bayan olanı ve erkek olanı da var ve her iki tarafa da bakmak zorundayız ve tüm hastalarım 80 yaş üzeri. Dinimize göre bu günah mı? Yani benim hastamın mahrem yerlerini görmem ve temizlemem ve bunun akabinde her gün gusül abdesti mi almak zorundayım?

Ben elimden geldiği kadar hayır yaparken günaha mı giriyorum?

Ve ikinci sorun şuydu hocam: 

Çalıştığım yıllar süresinde çok vefat eden oldu ve hastalarımın yüzde doksanı Hristiyan. Peki ölmek üzere olan hastalara dini inancı farklı olduğu için Kur'ân-i Kerîm'den Yâsin Sûresini okumam günah mı veya bi faydası dokunur mu?

Cevabınızı bekliycem hocam şimdiden sağ olun Allah (c.c) razı olsun...

Cevap: 1) Siz yaşlı, hasta bakıcısısınız. Doktor ve hastabakıcı için hastanın edep yerlerine bakmasında veya oraları tedavi etmesinde bir sakınca yoktur. Hele o yaşlı insanların temizliğini yapmak fedakârlık isteyen bir iştir. Kolay değil onların temizliğini yapmak. Bu bakımdan bu işi yaparken Allah'ın rızasını düşünerek yapmanız size sevap kazandırır. Hasta bakımından sonra tertemiz ellerinizi yıkarsınız, abdest alırsanız daha iyi ama gusletmeniz yani boy abdesti almanız gerekmez. 

2) Hastanız vefat ederken veya vefat ettikten sonra Hristiyan da olsa ona dua etmenizde bir sakınca yoktur. Çünkü Kur'ân'a göre iyi ahlak sahibi iyi niyetli Hristiyan ve Yahudileri de över ve onları cennetle müjdeler. İşte âyet: "113- Ama hepsi bir değildir. Kitap ehli içinde, gece sâatlerinde ayakta durup Allah’ın âyet­lerini okuyarak secdeye kapanan bir topluluk da vardır. 114- Onlar, Allah’a ve âhiret gününe inanırlar, iyiliği emreder, kötülükten men’ederler; hayır işlerine koşarlar. İşte onlar iyilerden­dir. 115- Yapacakları hiçbir iyilik inkâr edilme­ye­cektir. Şüphesiz Allah, (günâhlardan) ko­ru­nanları bilmektedir.... 199- Kitap ehlinden öyleleri var ki, Allah’a inanırlar, size indiri­lene ve kendile­rine indiri­lene inanırlar; Allah’a karşı saygılıdırlar; Allah’ın âyetlerini birkaç pa­raya satmazlar. Onların da Rableri katında ödülleri vardır! Şüphesiz Allah, hesabı çabuk görendir." (Âl-i İmran: 113-115, 199). 

Ancak putatapanlara yani Kur'ân'ın deyimiyle müşriklere dua edilmez. Kur'ân şöyle buyurur: "Akrabâ bile olsalar, cehennem halkı ol­dukları belli olduk­tan sonra (Allah’a) ortak koşanlar için mağfiret dilemek; ne Pey­gam­ber'in, ne de İnanan­ların yapacağı bir iş değildir." (Tevbe: 113)

Kim puta tapıyor? Siz gidin Uzakdoğu'ya Budistleri görün, Budda heykeline taparlar. İşte bir heykele tapmak ondan meded ummak Allah'a ortak koşmak (şirk) demektir.