KUR’ÂN KISSALARINDAKİ KONUŞMALAR (4)
Perşembe, 23 Kasım 2017 00:00

KUR’ÂN KISSALARINDAKİ KONUŞMALAR (4)

(...dünden devam)

9) Diğer taraftan bu kıssalar, peygamber(s.a.v.)i ve mü’minleri güçlendirmekte, karşılaştıkları eziyetlere dayanma gücü, mücâdelelerine devam etme azmi vermektedir. Yüce Allah, bu kıssalar yoluyla hak yolunda güçlüklerin aşılacağını, sonunda inananların mutlaka zafere ulaşıp inanmayanların mahvolacaklarını anlatarak mü’minleri sevindirmektedir. Bu hususu şu âyetlerde açıkça görüyoruz:

“Senden önce de peygamber lerle alay edilmişti. Fakat onlarla alay edenleri, alay ettikleri gerçek kuşatıverdi. De ki: ‘Yeryüzünde dolaşın da yalanlayanların sonu nasıl olmuş, görün’!’” (En‘âm: 55/10-11)

“Biliyoruz, onların dedikleri seni üzüyor, gerçekte onlar seni yalanlamıyorlar, fakat o zâlimler bile bile Allah’ın âyetlerini inkâr ediyorlar. Senden önce de elçiler yalanlanmıştı. Yalanlanmalarına ve eziyet edilmelerine sabrettiler, nihâyet onlara yardımımız yetişti. Allah’ın kelimelerini değiştirebilecek kimse yoktur. Sana da elçilerin haberinden bir parça gelmiştir.” (En‘âm: 55/33-34)

Bu kıssalarda, eski milletlerin hayat hikâyeleri hakkında Kur’ân’da anlatılanlardan az çok haberdar olan müşriklere, Allah’ın âyetlerini kabul etmedikleri takdirde kendilerinin de onlar gibi helâk olacakları mesajı verilmektedir.

Kur’ân’ın kıssa anlatım tarzı, hikâye veya tarih üslûbu değil, öğüt üslûbudur. Amaç, tarihî olayları bir tarih kitabı ayrıntısıyla anlatmak değildir. Bu kıssaların bir kısmı Tevrât’ta vardır, bir kısmı da Araplar arasında söylenmekte idi. Tevrât’ta bulunan kıssalar da yine Yahûdîler veya onlarla temasta olan bazı kimseler tarafından Araplar arasında anlatılırdı. Bundan, Arapların bu kıssalardan az çok haberdar oldukları sonucu çıkmaktadır. Zaten Kur’ân’ın amacı da onların, kulaktan dolma inançlarını anımsatmak suretiyle onlara öğüt vermektir. Onun için Kur’ân bu anlatım tarzına tezkîr veya zikrâ yani anımsatma ve öğüt verme demiştir. İnsanın bildiği bir şey anımsatılır. Bilmediği şeyi anlatmak, anımsatmak değil, öğretmektir.

***

 


 

OKUR MESAJI

Sağ olun hocam. Allah razı olsun. Sizin gibi değerli hocalarımız sayesinde dinimizi öğrenip yaşamaya çalışıyoruz.60 yaşına yaklaşan şu hayatımda son bir iki yıldır ilk defa Kur'an-ı Kerim'i Türkçe mealinden (3-4 defa hatmetmeye çalıştım.) okuyup anlamaya çalışıyorum. Daha önce Kur'an-ı Kerim'i okuyup (anlamını bilmeden) Kur'an harf ve harekeleri ile yazı yazabiliyordum, namazlarımı da kılmaya çalışıyordum. Şimdi ise namaz kılarken okuduğum sure ve duaların Türkçe meallerini de aklımdan geçiriyorum ve bana müthiş bir huşu veriyor. Ne yazık ki din alimlerimiz namazın mealle kılınabileceği konusunda hemfikir değiller. Ben de kendimce böyle bir yol buldum. ALLAH'A EMANET OLUN HOCAM!..

Cevap: Allah feyzinizi artırsın!