ÖNYARGILILARA CEVABIMIZ (6)
Cumartesi, 29 Ekim 2016 00:00

ÖNYARGILILARA CEVABIMIZ (6)

(...dünden devam)

Mü'minûn Sûresinin 1-11’nci âyetlerinde de cennete girecek olan mü'minlerin vasıfları anlatılmaktadır. Bunlar, sözle inanmış olduklarını iddiâ edenler değil, fakat saygı ile namazlarını kılan, yalandan, boş sözlerden uzak duran, zekâtlarını veren, namuslarını koruyan, sözlerinde duran, emânetlere hıyânet etmeyen sâlih insanlardır. Eski ümmetler içinde böyle temiz kişiler olduğu gibi, bu ümmet içinde de vardır:Çoğu öncekilerden, birazı da sonrakilerden (olan bu insanlar),” (Vakıa: 13-14) İşte cennete girecek olanlar, bu iyi yürekli, Haksever insanlardır.

Kur'ân'ın getirdiği bu prensip bu kadar açık iken neden bilmem, bu âyetleri, hep önyargıların sislendirdiği renkli gözlüklerle görüp, ille dinini bırakmayan bütün Kitap ehlinin cehennemlik olduğu iddiâ edilmiştir? Sanki Allah, kullarını yakmaktan zevk mi alır? Hâşâ O, iyi kullarını yakmayacak kadar merhametlidir. Allah, kullara zulmedici değildir!” (Enfâl: 8/51)

Yunus O’nun rahmetini ve bağışlamasını şöyle şii’re dökmüştür;

Hâşe li'llah senden iy Rabbü'l-enâm

Sen temâşâ kılasun ben hoş yanam

(Allah hakkı için ey Âlemlerin Rabbi ben güzelce yanarken senin benim yanmamı seyretmek senin şanına yakışmaz, sen böyle bir şey yapmazsın.)

İyilerle kötüler bir olamaz:

“Yoksa kötülükleri işleyen kimseler, kendilerini, inanıp iyi ameller işleyen kimseler gibi yapacağımızı mı sandılar? Yaşamları ve ölümleri onlarla bir olacak öyle mi? Ne kötü hüküm veriyorlar!”(Câsiye Suresi:45/21), Hiç inanan kimse, (yoldan çıkan) fasık gibi olur mu? Elbette bunlar bir olmazlar. İnanan ve iyi işler yapanlara gelince, onlar, yaptıklarına karşılık, durulmağa değer cennetlerde ağırlanırlar. Yoldan çıkanların barınacakları yer de ateştir. Ne zaman oradan çıkmak isteseler, yine oraya geri çevrilirler ve onlara: ‘Yalanlamakta olduğunuz ateş azâbını tadın’ denilir.” (Secde 18-20. âyetler)

Yalnız müslümanlar değil, bütün insanlar O'nun kullarıdır. Ve O'nun merhameti, insanların merhametiyle kıyaslanamayacak derecede geniştir, boldur. İnsanların dar düşüncesi, egoizmi O'nun geniş rahmetini daraltmak istemiş; düz yolunu eğri büğrü göstermiştir. Dar düşünce ile yapılan yorumlar, İslâm’a destek değil, köstek olmuştur. Kendi düşüncelerini Allah'ın hükmü görenler, Kur'ân'ın açık ifadesine göre onmazlar. Çünkü onlar, kendi düşüncelerini Allah'a iftirâ etmişlerdir. “Uydurduğu yalanı Allah'ın üstüne atanlar onmazlar!” (Yunus: 69, Nahl: 116)

Tekrar vurgulayarak belirtmek isteriz ki: Kur'ân'a göre Allah'a şirksiz, âhirete şeksiz inanan ve sâlih amel yapan her İlâhî din mensubu cennetle müjdelidir. Ancak herhangi bir kimseyi veya peygamberi Allah'ın oğlu sanmak, Allah'a kızlar, oğullar, eşler, ortaklar vermek yahut Allah'ın üç varlıktan biri olduğunu söylemek küfür(Allah’a karşı nankörlük, saygısızlık, küstahlık)dür.

(devamı yarın..)