AYAKLARIN MESHİ HAKKINDA (1)
Pazar, 28 Ağustos 2016 00:00

AYAKLARIN MESHİ HAKKINDA (1)*

Saygı değer hocam, Abdeste ilişkin bir fetvada “Abdestin farzları dörttür; birer defa yüzü ve elleri dirseklerle beraber yıkamak, başın dörtte birini meshetmek ve bir defa ayakları topuklarla birlikte yıkamak”tır deniliyor ve Hz. Peygamber’in, abdest alırken ayaklarını yıkadığı ve “ayaklarını iyi yıkamayanları veya ayaklarını meshedenleri gördüğünde 'vay abdestte yıkanmayan topukların ateşten haline abdesti tam alınız' diye iki üç defa ikazda bulunduğu” belirtiliyor. Bu fetvâya ne dersiniz?

Cevap: Bu fetvâdaki açıklamalar Kur'ân'a uymuyor. Ama inadım inat. Hatâda ısrar. Çünkü asla geleneği bırakmazlar, Kur'ân'a uyup uymadığına bakmazlar, zira Kur'ân'ı da çarpıttılar bu mesh konusunda. Bunun vebali şimdikilerin değil, 13 asır önceki Emevi idaresinindir. Mezhepler o dönemde oluşmaya başladığından siyasi otoritenin görüşü büyük ölçüde fıkıhçıların görüşlerini etkiledi. Ama dini en iyi bilen Peygamber ailesidir. Peygamber Ailesi ayakların meshedilmesini söyle­dikleri gibi büyük müfessir İmam Taberî (öl. 310 H.) ve son çağların büyük müfessiri Kasimî Kur'ân'ın, ayakların meshini emrettiğini açıklıkla belirtmişlerdir.

Bu konudaki görüşleri ayrıntı ile Yüce Kur'ân'ın Çağdaş Tefsiri adlı eserimden okuyabilirsiniz. Hz. Peygamber’e yakıştırılan “vay abdestte yıkanmayan topukların ateşten haline” sözü, Peygamber sözüne benziyor mu? Kendisi ayaklarını meshettiği gibi giydiği ayakkabı üzerine de meshetmiştir. Yani kendisi yıkamadığı halde niçin başkalarına ateş dilesin! Peygamber lanetçi, bedduâcı değil ki. Uhud’da dişlerini kıran düş­mana hidayet dilemiş, bedduâ etmesini önerenlere “Ben lanetçi değil, davetçi ve âlemlere rahmet olarak gönderildim” buyurmuştur. Rahmet peygamberi, ibadet için abdest alana ateş dilemez. Bu tür rivayetler tama­men uydurmadır.

Kaldı ki abdestin tanımını yapan Maide 6’ncı âyette hiç topuk kelimesi geçmez, iki aşık tabiri geçer. Âyetin orijinali şöyle: “Vemsehû bi-ruûsikum ve erculikum ilâ’l-Ka’bey: Meshediniz başlarınızı ve iki ka’ba kadar ayaklarınızı.”

Mâide 6. âyetin mânâsı aynen şöyledir: “Ey inananlar, namaza dur­­(mak iste)diğiniz zaman yıkayın: yüzlerinizi ve dirseklere kadar elle­rinizi; meshedin: başlarınızı ve aşıklara kadar ayaklarınızı…”

Âyette yıkayın, emrinden sonra iki tümleç gelir: Yüzler ve dirsek­lere kadar eller. Bunlar yıkama organıdır. Meshediniz emrinden sonra da iki tümleç gelir: başlar ve aşıklara kadar ayaklar. Baş ve ayak da mesh organıdır.

(devamı yarın..)

 

*yazı arşivden alınmıştır