CENNET SADECE MÜSLÜMANLARA MI MAHSUSTUR? (1)

Uzun zamandır Kur'an-ı Kerim'i inceliyorum. Fakat tam cevap alamadığım ve gerçek manada kafamı karıştıran çok sorular var. Bir tanesini size yöneltmek istedim, İnşallah cevabınızı bekliyorum.

(Bakara 62) Bu ayette Yahudi ve Hristiyanların cennete girebileceğinden bahsediyor, fakat (Ali İmran 19,85) ayetlerinde ise hak dinin İslam olduğundan bahsediyor. Hocam eşine işine saygılı, aşına haram katmayan ister Müslüman ister Yahudi ister Budist olsun, Allah'ü Teâla onları ebedi cehenneme atacak diyenler fazlasıyla sinirlerimi bozuyor. Benim inandığım yaratıcı merhametlidir, affedicidir, affı sevendir. Ben sizden: 'Hayır Allah onları ebedi cehenneme atmaz, cennetliklerdir.' demenizi beklemiyorum. Benim düşüncem şudur, Ayet-i Kerimede belirtildiği gibi, Onların mükâfatları Allah katındadır. ...….

Cevap: Bu konudaki ayrıntılı görüşlerimi öğrenmek için "İlâhî Dinlerin Ruhbirliği" adlı eserimi okumalısınız. Ayrıca "İslâm'da Güncel Tartışmalar" adlı eserimde de konu enine boyuna açıklanmıştır. Konunun özetini aşağıya alıyorum. Umarım sizin için yararlı olur. Müsaadenizle sorunuzdaki bir yanılgıya işaret edeyim: Musa kerîmullah değil, Mûsâ Kelîmullah yani Allah'ın konuştuğu, hitabına mazhar kıldığı Musa, demektir.

Asıl konuya gelince:

Cennet hiç kimsenin tekelinde değildir. Kur’ân-ı Kerîm, cennet vizesi almak için üç şart belirlemiştir. Bunlar, Allah’a şirksiz, âhirete şeksiz inanmak ve sâlih amel yapmaktır. Bu şartları kendinde taşıyan herkes, dini ne olursa olsun, cennete girecektir. Cennet iddiâ ile olacak şey değil, bir olgunluk, ruh temizliği ile ulaşılacak mânevî ödüldür. İşte bu ruh temizliğine, Kur’ân’ın belirlediği üç şey ile yani Allah’a, âhirete inanıp bu inancın gereği olarak Allah’a kulluk etmek ve güzel işler yapmakla ulaşılır.

Şimdi bu konuyu kanıtlarıyla izah edelim:

Kur'ân'a göre Allah, yalnız belli bir zümrenin Rabbi değil, bütün âlemlerin Rabbidir. "Övgü, âlemlerin Rabbine mahsustur" âyeti, namazın her rek‘atinde okunarak, Allah'ın, bütün yaratıkların Rabbi olduğu vurgulanır. Âlemlerin Rabbi olan Allah'ın, rahmeti de belli bir zümreye özgü değil, her yaratığına şâmildir. Evet, O'nun gazabı da var ama rahmeti, gazabını geçmiştir: "Rabbiniz, kendisine rahmeti yazmış(acımayı prensip edinmiş)tir” (En‘âm: 55/12, 54), “Rahmetim, herşeyi kaplamıştır.” (A‘raf: 39/156) Bir kudsî hadîste de Allah'ın rahmetinin, gazabını geçtiği buyurulmuştur (Buhârî, Tevhîd: 55, Bed'u’l-halk: 1; Müslim, Tevbe: l4-16; İbn Mâce, Zühd: 35 ).

(devamı yarın..)