KUR'AN'I ANLAMAK (1)
Cuma, 12 Şubat 2016 00:00

KUR'AN'I ANLAMAK (1)

Selamünaleyküm Süleyman Ateş hocam. Ben Kur'an'ı anlama konusu üzerini bir soru sormak istiyorum. Kur'an Allah Teala'nın insanlığa gönderdiği hakka götürecek kitap olduğundan ve içerisinde her şey doğru olduğundan hareketle acaba Kur'an'ı okuyan herkes oradan kendi anladığı, elde ettiği şeylere iman ve amel açı­sından tabii ola bilir mi? yoksa bu konuda bir âlime mi uymak gerekiyor?

Cevap: Sizin ne demek istediğinizi tam anlamadım. Kur'ân'ı sadece yüzüne okuyan tam olarak anlayabilir mi? Kur'ân âyetlerinin indiği ortam ve şartlar ve olaylar vardır. Bunları bilmeden Kur'ân layıkıyla anlaşılmaz. Ve üç beş satır bir şeyler okumakla insan müctehid olmaz. Böyle uçuk fikirlerden vazgeçmek gerekir.

Zikir(الذكر ):

Dilde zikir, bir şeyi zihinde tutmak yahut dil ile söylemektir. Türkçemizde bunu anmak deyimiyle anlatırız. Dinde zikir, Allah'ı tesbîh ve temcîdetmek, kalb ve dil ile Allah'ın adını anmaktır. Anma eylemine zikir, anılan şeye mezkûr denilir. Zikir: "Mezkûrdan başka her şeyi gönülden çıkarmak; Rabbin huzuruyla gönlün itmi'nân bulmasıdır. Zikr: Kahhâr'ı görme ışıklarının doğması; vicdânî bir sırla ideâllere eriş­mektir" şeklinde de tanımlanan zikrin fazileti hakkında birçok âyet ve hadîs vardır:

"Artık beni zikredin ki ben de sizi zikredeyim, bana şükredin, nankörlük etmeyin"(Bakara Sûresi: 152.) (İhyâ: 1/426; İbn Mâce, Sadakât: 16, Buhârî, Nikâh: 7'de bu duâ var. Fakat borç ödeme ile ilgili değildir.)

"Ayakta, oturarak ve yanlarınız üzerine yatarken Allah'ı zikredin" (Nisâ Sûresi: 103.)

"Allah'ı çok zikredin ki felâha eresiniz" (Cum'a Sûresi: 10)

"Rabbinin ismini zikret, halktan kesilerek O'na yönel"(Müzzemmil Sûresi: 8)

"Rabbini çok zikret ve sabah akşam O'nu tesbih et" (Âl-i İmrân Sûresi: 41).

"Ey mü'minler, mallarınız ve çocuklarınız, sizi Allah'ın zikrinden alıkoymasın" (Munafikun Suresi :9)

"İçinden, ağlaya, sızlaya, korkarak, fakat bağırıp çağırmadan sabah, akşam rabbini zikret; gafillerden olma" (A'râf Sûresi: 205)

"O erkekler ki onları ne ticaret, ne de alışveriş, Allah'ı zikretmekten ve namaz kılmaktan alıkoymaz" (Nur Sûresi: 37)

"Şüphesiz, ancak Allah'ı anmakla kalbler huzura erer" (Ra'd Sûresi: 28)

Zikir hakkında gelen birkaç Hadisi de kaydedelim: "Yüce Allah şöyle buyuruyor:

"Kulum beni zikrettiği zaman, beni nasıl sanıyorsa ben öyleyim, onunla beraberim. Kulum, beni kendi içinde anarsa ben de onu kendi nefsimde anarım. Beni cemaat içinde anarsa ben de onu, daha hayırlı bir cemaat içinde anarım. O bana bir karış yaklaşırsa ben ona bir kulaç yaklaşırım. O bana bir kulaç yaklaşırsa ben ona iki kulaç yaklaşırım. O bana yürüyerek gelirse, ben ona koşarak giderim" (Müslim, Zikir, bâb: 1, 6)

(devamı yarın..)