TEFSİRİMİZDE METODUMUZ (3)
Pazar, 10 Ocak 2016 00:00

TEFSİRİMİZDE METODUMUZ (3)

(...dünden devam)

İşte bu ihtiyacı karşılamak ve bu alanda bir boşluğu daha doldurmak üzere, Arapça “et-Tefsîru’l-mavdû‘î” denilen konulu Kur’ân Tefsîrine başladık.

Kur’ân’da konuların ele alınıp açılımı bakımından sûre ve âyetlerin iniş tarihi, yani nüzûl sırası çok önemlidir. Çünkü Kur’ân, önce bir konuya kısa işaretler yapar, bu vecîz ifadeler veya işâretler, daha sonra inen sûrelerde değişik söy­lemlerle açılım gösterir. Bu tesbit edildiği takdîrde Kur’ân düşüncesinin gelişme seyri daha iyi anlaşılır ve Mesajın ruhunu, doğrultusunu, temel amacını daha iyi kavramak mümkün olur.

Bu amaca ulaşabilmek için, âyetleri konularına göre tasnîf ederek ve iniş sırasını da göz önünde bulundurarak kapsamlı bir konu tefsîri yapmayı gerekli gördük ve Tefsîr tarihinde ilk defa te’lîfine başladığımız bu esere de “Kur’ân Ansiklopedisi” adını verdik.

“Kur’ân’da Evlenme ve Boşanma”,“Kur’ân’da Semantik”, “Kur­’ân’da Hz. Mûsâ”, “Yusuf Kıssası” vb. gibi alanlarda spesifik konu tefsîri sayılabilecek eserler yazılmıştır. Ama başından sonuna bütün Kur’ân konularını işleyen ansiklopedik bir tefsîr, bugüne dek yazılmamıştır.

Bu bakımdan bu ansiklopedik Tefsîrimizin bir örneği yoktur. 23 ciltten oluşan bu eserin, önce halkımıza, sonra İslâm âlemine büyük fayda ve kolaylık sağlayacağına inanıyor ve çabalarımızı rızâsına uygun kıl­masını, rızâsına uygun işlerde bizi başarıya ulaştırmasını yüce Allah’tan niyaz ediyoruz.

Bu eserimiz, eğer gerçekten inandığımız gibi Kur’ân düşünce­sinin anla­şılmasına katkı yapmış olursa kendimizi bahtiyar sayarız. Eseri­mizden yararla­nanlardan beklediğimiz, bizi hayır du‘â ile yâdet­meleridir.

Tarîhte ilk defa bu eseri yazmayı bize ilhâm ve lütfeden yüce Allah’a binlerce hamd-ü senâ, Kur’ân’ın mübelliği olan Allah Elçisi’ne salât ve selâm olsun.

Kur'ân Ansiklopedisinin önsözü

ÖNSÖZ

Şanlı Kur’ân’ın anlaşılması amacıyla “Yüce Kur’ân’ın Çağdaş Tefsîri”ni yayınladık. Bu eserde, halka olduğu kadar, belki de daha çok araştırıcılara yol göstermek ve ışık tutmak hedefimizdi. Daha geniş halk kütlesinin kolaylıkla yararlanması için, adı geçen eserimizi, ayrıca altı cilt içinde özetledik ve bu özetimiz, 1994 yılında Milliyet Gazetesi tarafından basılıp okurlarına dağıtıldı. Daha sonra boyutu küçültmek ve kolaylıkla okunmasını sağlamak için biraz tasarruf ile bu altı cildi de üç cilde indirdik.

Uzun zamandan beri Kur’ân’ın getirdiği dîni ve evrensel pren­sip­lerini, katmalardan arındırarak sunacak kapsamlı bir eser yazmayı düşü­nüyordum. Yıllar boyu hayal ettiğim bu düşünceyi, tasarıdan ey­leme çı­karma fırsatı bulamıyordum.

Bir gün Ondokuzmayıs Üniversitesi İlâhiyat Fakültesinde sohbe­ti­miz es­nasında bir profesör arkadaşım bana:

– Ağabey, dedi, kuşkusuz tefsîriniz büyük bir hizmettir. Fakat 12 cilt içinde herhangi bir konuyu bulmak, çok zor. Acaba bu Tefsîri, ko­nularına göre yeniden yazamaz mısınız? O zaman Kur’ân üzerinde araş­tırma yapacaklar için büyük bir kolaylık sağlamış ve böylece çok büyük bir hizmet gerçekleştirmiş olursunuz.

– Esasen böyle bir eser yazmayı uzun zamandan beri düşünü­yorum, dedim.

“Yüce Kur’ân’ın Çağdaş Tefsîri”nin yayımı tamamlandığına ve bunun özeti de halk kütlelerine ulaşmış olduğuna göre artık kafamdaki tasarıyı uygulamanın zamanının geldiği kanısına vardım ve Arapça “et-Tefsîru’l-mavdû‘î” denilen konulu Kur’ân Tefsîrine başladım.

(devamı yarın..)