ALLAH RIZIKLARI EŞİT Mİ YARATTI VEYA ÖYLE OLMASINI MI İSTİYOR? (4)
Cuma, 04 Aralık 2015 00:00

ALLAH RIZIKLARI EŞİT Mİ YARATTI VEYA ÖYLE OLMASINI MI İSTİYOR? (4)

(...dünden devam)

Evrenin Duman(gaz kütlesin)den yaratılması:

Fussilet: 61/11-12’nci âyetlerde de: Allah'ın, duman halinde bulunan göğe yönelip, hem göğe, hem de yere, gönüllü veya gönülsüz, (isteyerek veya iste­meyerek) buyruğuna uymalarını buyurduğu; onların da isteyerek Rablerinin buyru­ğuna uyduklarını söyledikleri; bunun üzerine Allah'ın, duman halinde bulunan gökleri yedi gök halinde düzenleyip, her göğe buyruğunu vahyettiği, yani yönetim yasalarını bildirdiği, onların içine koyduğu; göğü de lambalarla ve koruyucu güçlerle donattığı; bunun o yüce ve güçlü Allah'ın takdiri olduğu belirtilmektedir.

Duhân, duman, yani gaz demektir. Bu âyetlerden, gök cisimlerinin gaz halinden yoğunlaştırılarak katı duruma getirildiği anlaşılır. İlim de evrenin, gaz halinden yaratıldığını, enerji demek olan gazın, kütle kütle yoğunlaşarak galaksilerin ve yıldızların oluştuğunu söylüyor.

Önceleri uzayı dolduran gayet sıcak bir gaz bulutu vardı. Bu gaz kütlesinin parça parça yoğunlaşıp sıkışmasıyla yıldızların oluştuğu söylenir. Yıldızlar, gazın sıkışmasından ibarettir. Evrende hâlâ birtakım yıldızlar doğarken birtakımları dağılmakta ve başka yıldızlar tarafından yutulmaktadır. Aslında bu gaz da herhalde enerji bulutu idi. Zaten madde de enerjinin yoğunlaşmasından ibarettir. İşte Kur'ân'ın dediği gibi gök cisimleri, duman görünümündeki gaz bulutundan yaratılmıştır. Arzın Güneşten önce anılması, Güneşten önce soğuyup kendisinde hayatın meydana gelmesinden ötürüdür. Güneş ateşli bir gaz kütlesinden ibarettir. Henüz soğumamıştır. Bilginlerin ifadesine göre Güneş daha beş milyar yıl, dünyadaki hayâtın devamına yetecek enerjiyi gönderebilecektir. Güneşin gezegenlerinden olan Arzın kabuğu soğumuş ve üzerinde hayât oluşmuştur. Daha milyarlarca Güneş sistemleri vardır.

Bizim Güneşimizden gezegenler oluştuğu gibi, diğer Güneşlerin de geze­genleri ve arzları vardır. Kâinâtta üç yüz milyon kadar arz bulunduğu tahmin ediliyor. Esasen akıl, uzayın büyüklüğünü kavramaktan âcizdir. Yıldızlar arasındaki boyut o kadar büyüktür ki kilometre ile anlatmak mümkün olmadığı için bu boyut ışık hızı ile ifade edilir. Işık, bir saniyede üç yüz bin kilometre hızla gider. Öyle yıldız vardır ki, ışığı bize ancak milyonlarca, hattâ milyarlarca ışık yılında ulaşabilir. Dünyamızdan o kadar uzaktır. Birkaç yıl önce Amerikalı bilim adamları, bizden on milyar ışık yılı ötede bir galaksinin bulunduğunu keşfettiler ve bunu dünyaya açıkladılar. Şimdi bunları düşünürken: "Yoo, yıldızların mevkilerine, yani bulundukları yerlere, yö­rüngelerine yemîn ederim. Çünkü bilirseniz bu, büyük bir yemîndir." (Vâkıa Suresi: 75-76) âyetlerinin taşıdığı derin ilim ve hikmete hayran kalmamak mümkün değildir. Bu iki âyette yıldızların bulundukları yerlere, aradaki mesafe boyutlarına yemîn etmenin, büyük bir yemîn olduğu vurgulanarak yıldızlar arasındaki mesafelerin bü­yüklüğüne işaret edilmiş oluyor. Fesubhânellah!

(devamı yarın..)