TERÖRİZMİN CEZASI (2)
Pazartesi, 28 Eylül 2015 00:00

TERÖRİZMİN CEZASI (2)

(...dünden devam)

Çok ağır bir ceza değil mi?

İlk anda el ve ayağın çapraz kesilmesi çok ağır bir ceza gelebilir. Ancak başka ıslâh metodu varken en ağır ceza uygulanmaz. Başka hiçbir ceza yarar sağlamazsa son çare olarak el ve ayak kesme cezası uygulanır.

Âyette belirlenen ceza, sadece Allah ve Elçisi’ne karşı savaşmanın değil, bununla birlikte bozgunculuk yapmanın, yani düzeni bozmanın, dehşet salmanın cezasıdır. Çünkü yüklemler birbirine (ve) edâtıyla bağlanmıştır. Bu edât, iki eylemi birlikte yapmayı belirtir. İşte hem devlete karşı savaşan, hem de terör yapan kimselere bu cezalardan biri uygulanır.

Amaç, toplum düzenini, can ve mal güvenliğini sağlamaktır. Toplumdan terörü kaldırmak gerektiğinde ağır cezalara başvurmak zorunluluğu doğar. Terörün yayıldığı birçok ülkede güvenlik güçleri, kendilerini savunmak, can güvenliğini sağlamak için eşkıyayı öldürmek zorunda kalmaktadırlar. Öldürmek hoş bir şey değildir ama öldüreni öldürmekten başka çare de kalmıyor. El kesmek, öldürmekten daha hafiftir. Çünkü birinde kişi hayatını tamamen yitirir, diğerinde sadece bir organını kaybeder.

Şunu da belirtmek lâzımdır ki el ve ayak kesme cezası İslâm'ın getirdiği orijinal bir yasa değildir. Öteden beri çeşitli toplumlarda olduğu gibi Araplarda da bu cezalar uygulanırdı. Nitekim Firavun, Mûsâ'ya inanan büyücüleri, el ve ayaklarını çapraz kesip sonra da asmakla tehdidetmiş ve sözgeliminden anlaşıldığına göre onları bu şekilde cezalandırmıştır: "Firavun: 'Ben size izin vermeden mi ona inandınız? Bu bir tuzaktır. Şehirde bu tuzağı kurdunuz ki halkını oradan çıkarasınız. Ama yakında bileceksiniz! Elbette ellerinizi ve ayaklarınızı çapraz keseceğim, sonra hepinizi asacağım!' dedi. Dediler ki: 'Biz zaten Rabbimize döneceğiz! Rabbimizin, bize gelmiş olan âyetlerine inandığımız için bizden öc alıyorsun.' 'Rabbimiz, üzerimize sabır boşalt ve bizi Müslümanlar olarak öldür'!" (A‘râf: 39/123-126; Tâhâ: 45/71; Şu‘arâ: 47/49)

Tevrât okunduğunda, İsrâîl devletinin düzenine başkaldıran, yasaları çiğneyen kimseler hakkında benzeri ağır cezaların uygulandığı görülür. Esasen bu âyetler, olağan bir terör olayı hakkında değil, Hz. Muhammed'in kurmağa çalıştığı devleti yok etmeğe çalışan Yahûdîler hakkında inmiştir.

(devamı yarın..)