Namaz kaç vakit *** Takdir ve teselli *** Saygısızlığa tepki
Çarşamba, 07 Eylül 2011 12:52

Namaz kaç vakit

Hocam 5 vakit namazın farz olduğuna inanıyorum ama 5 vakit farzdır diyen ya da 3 vakit farzdır diyen insanlar bid’atta ya da küfürde değildir diyen hocamızın fetvasının doğru olduğuna da inandım. Bu beni küfre düşürür mü? Bu içtihat yanlışsa ben bunun yanlış olduğunu daha yeni öğrenmiş sayılırım, ibadetlerimin durumu nedir, yani hocamızın verdiği fetvaya inanmaya başladıktan bugüne kadar olan namaz ve oruçlarım yanlış mıdır?? Kazalarını kılmam gerekir mi hocam?

Cevap: Siz neden öyle boş ayrıntılarla uğraşıp duruyorsunuz? Kur'ân'da üç vakit namazdan söz edilir: İşte âyetler:

"Güneşin sarkmasından (aşağı kaymasından) gecenin kararmasına (yatsı vaktine) kadar namaz kıl ve sabahın Kur'ân'ın(ı, uzunca Kur'ân okunan sabah namazını) da (unutma). Çünkü sabah Kur'ân (okuması) görülecek şeydir. Ayrıca sana özgü olarak gecenin bir kısmında da Kur’ân oku(yup namaz kıl)mak üzere uyan! Rabbinin seni güzel bir makama ulaştırması umulur.” (İsra: 50/78-79

"Gündüzün iki tarafında (sabah, akşam) ve gecenin (gündüze yakın) sâ‘atlerinde namaz kıl; çünkü iyilikler, kötülükleri giderir. Bu, ibret alanlara bir öğüttür. " (Hud: 52/114)

İşte Kur'ân'da belirtilen namaz vakitleri bunlardır: Yani gündüzün iki ucu, (sabah ve akşam) ve gece ortasında seher vakti kılınacak teheccüd namazı. İşte bu vakitlerde namaz kılmak farzdır. Öğle ile ikindi namazları Kur'ân ile sabit değildir. Ancak Peygamberimizin bu namazları da cemaatle kıldırdığı tevatüren rivayet edilmiştir. Özetle Kur'ân'da emredilen namazlar üçtür: sabah, akşam ve gece namazları. Peygamberimizin ictihadıyla sabit olan namazlar da öğle ikindi namazlarıdır, Toplamı beş eder. Başka türlü söyleyenler, Kur’ânî kanıtlara değil, rivayetlere dayanmakta ve bir kısmı da kendini gösterme hevesindedirler.

Sizin, bilmeyerek hatalı bir görüşe uymuş olmanız, sizi günaha sokmaz. Daha sonra yanlış olduğunu anladığınız o görüşten döndükten sonra önceki ibadet ve uygulamalarınız kaza etmeniz de gerekmez. Çünkü Kur’ân: “Yanılarak yaptığınızda size bir günah yok, fakat kalblerinizin bile bile yaptığında günah vardır.” (Ahzâb: 5) buyurmaktadır.

 

Takdir ve teselli

MÜTEESSİR OLMAYINIZ

Saygıdeğer Hocam,

Dün, televizyonun bir kanalında sizi izledim. Ve orada telefona bağlanan cahil kimselerin, cahil sunucunun ve şöhret olma peşindeki bir ilahiyatçının sizi nasıl üzdüğünü ibretle ve hiddetle izledim. Telefona bağlanamadım ve onlara, "Kur'an dışı bir şey söyletemezsiniz siz hocama, varın boş konuşmalarınızla oyalanın" diyemedim; o yüzden içim içimi yedi. Lütfen müteessir olmayınız Hocam. Biz, gerçekten çok cahil bir milletiz. Daha doğrusu okumayı hiç sevmeyen, laf ebeliği ile yalan yanlış bir şeyler öğrenip, sonra her mahfilde ahkâm kesmeye bayılan cahilleriz. Ve işin kötüsü cahilliğimizin de farkında değiliz. O yüzden üzülmeyiniz lütfen... Riyadan Rabbime sığınırım; (önce C. Allah'ın dilemesiyle) bizler sizin sayenizde Kur'an'ın nurundan yararlanmayı öğrendik. Ve çok şükür Kur'an’ı (naçizane) eni konu anlayarak okumayı; çizerek, o anda aklımıza takılan soruları not alarak ve sonra onları araştırarak; yani elimizden geldiğince öğrenmeye-anlamaya çalışarak elimizden düşürmedik. Yeminle söylüyorum bunda sizin dahliniz (payınız) çok büyüktür. Yüce Mevlam sizden bin kere razı olsun!

O ilahiyatçı bey maalesef biraz ünlenme peşinde. Çok kırıcı ve farklı konuşup şöhret elde etmek istiyor sanki. Geçen hafta Emin IŞIK hocayı delirtti bir kanalda. Ve adamcağız kalktı gitti. Orada da Emin Hoca'yı kırdı. Değerli vaktinizi almak istemiyorum. Bu iletiyi göndermekteki yegâne muradım, dün TV. Programındaki üzüntünüzü paylaşmaktı. Saygılarımı arz ediyorum. Cenab-ı Mevla'ya emanet olunuz! Rıdvan G.

Cevap: Teşekkür ederim, Rıdvan Bey, aslında bunlar bana “yalnız sen olacaksın, istediğin gibi konuşup dini anlatacaksın, soruları cevaplandırcacaksın" diye ısrarla rica ettiler. Gidince o zat ile karşılaştım. Bilgi önemli ama ihlâs ile olursa. Hiç kimse Allah’ın, kulunun namazını kabul edip etmediğini bilemez. Ve kimse Allah adına konuşma yetkisine sahip değildir. Cenabı Hak İsra Suresinde müşriklere hitaben buyurur ki: “Rabbiniz sizi daha iyi bilir. Dilerse size acır, dilerse size azâbeder. Biz seni, onların üzerine vekîl göndermedik.” (İsra: 54)

Hadis-i şerifte de Allah’ın kulunu sevdiği, kul O’na bir karış yaklaşsa O’nun kuluna bir kulaç yaklaşacağı; kul O’na yürüyerek gitse O’nun kuluna koşarak geleceği” söylemiyle Allah’ın kuluna yakınlığı vurgulanır. Böyle iken kendisine ibadet eden kulunu kabul etmez mi? Büyükler ne demişler:

“Sen Allah’ı seversen Allah seni sevmez mi?”

Ne ise Allah onu da bizi de doğru yoldan ayırmasın. O da biz de kendi düşüncemize göre Allah’ın dinini açıklamaya çalışıyoruz. Destek ve teselli mailiniz için size teşekkür ederim.

 

Saygısızlığa tepki

Sevgili hocam, konuk olduğunuz programı izledim. Ama maalesef saat 1 kadar sabredebildim. İnsanların ne büyüğüne, ne de ilim sahibi insanlara saygısı var. Cahillikte hala 1 numarayız. İnatla doğru yolu gösterene değil de, onları karanlığa sürükleyen kişilere inanmayı tercih etmeye devam ediyorlar... Siz inatla doğruyu anlattıkça, hem konuklar, hem sunucu, telefondaki seyirciler anlamamak için caba sarf ettiler. Siz ayet ismi verin, diyorsunuz veremiyorlar. Anlaşılacak cevaplar verilmesine karşın; halkımız bir saat erken mi bir saat sonra mı gibi sorular sormaya devam ediyor. Bizler Allah‘a inanıyor ve ibadet ediyorsak saatlerin, günlerin ne anlamı var? Her anımız kıymetli. Ama insanlar sanki yaptıkları ibadetin, namazların bir saat geç veya erken yaparlarsa ibadetlerinin boşa çıkacağı korkusu, işe yaramayacak endişesiyle yaşıyorlar. Çıkar ilişkisine sokuyorlar sanki. Bugün Allah için ne yaptınız? Diye sorsak, namaz kıldık ve oruç tutuk diyeceklerdir. İbadeti bundan ibaret saymakta çoğu. Allah size sağlıklı, uzun ömürler versin. Sizin gibi doğru yola yönlendiren bilgili hocalara ihtiyacımız var ben sizin sayenizde çok şey öğrendim. Dilerim imkânım artar da alamadığım diğer eserlerinizi de alırım. Sonsuz sevgi ve saygılarımla.... Nevra

Cevap: Nevra Hanım, sağ olun. İnsanların kalitesi bu işte. Kimileri Kur'ân'ı tahrif eder derecesine varan yorumlar yapıyorlar. Onları şurada burada dolaştıran kanalların amacı da insanları takıştırıp reyting sağlamaktır. Tabii herkesin içini Allah bilir. Ramazan günü gittiğim hemen her kanalda "Niyetli misin?" diyorlar. Yahu böyle soru olur mu? Din adına konuşacak kimse oruç tutmayacak ha?. Varsın öyle yapsınlar. Er yarın Hak Divanında belli olur. Selam ve sevgilerle.

 

 

   Copyright @ Süleyman Ateş