MÜSLÜMAN OLMANIN TEMEL ŞARTI KELİME-İ ŞEHADETİ GETİRMEK VE İSLÂMA GÖRE YAŞAMAKTIR

Merhaba Sayın Süleyman Hocam, benim size bir sorum olacak:

Dil eğitimi aldığım Rusya vatandaşı olan Rusça öğretmenimiz bana din değişikliği yapmak istediğinden bahsetti. Biraz sohbet ettikten sonra öğren­dim ki bir Türk erkek arkadaşı varmış ve evlenmek istiyorlarmış. Yani aslında bir başka insana uyum sağlamak adına yapılan ani bir hareket olarak göz­lemledim. Keşke Müslümanlığa geçişi, gönülden tüm bilinçle yapılan bir eylem olsa da vesile olmak bana kısmet olsa diye çok arzu ettim. Ama anlı­yorum ki durumu böyle değil. Durumun mesuliyeti bana göre çok büyük.

Hocam nasıl bir yol izlenmeli bu durumda? Ve çok ısrarcı olursa din değiştirmenin usulleri kelime-i şehadet haricinde nelerdir? Değerli vaktinizi ayırıp beni bilgilendirirseniz çok sevinirim. Teşekkür eder, saygılar sunarım.

Cevap: Size hayret etmemek mümkün değil. Kız veya kadın ne mak­satla olursa olsun Müslüman olmak istiyorsa olur. Hıristiyanlıktan Müslü­manlığa geçişin temel şartı Şehadet Kelimesini söylemektir. Eşhedu en lâ ilâhe illallah ve eşhedu enne Muhammeden Resulullah. (Allah'tan başka tanrı olmadığına tanıklık ederim ve Muhammed'in, Allah'ın Elçisi olduğuna tanıklık ederim) İşte bu sözü inanarak söyleyen Müslüman olur. Daha sonra İslâm'ın gereklerini yerine getirmeğe çalışır. Namaz kılar, zengin ise zekât verir. Ramazan orucunu tutar ve İslâm'a göre yaşamaya çalışır. Ben başka bir şart bilmiyorum.

KUR'ÂNDAKİ KISSALAR

Selâmünaleyküm hocam, siz Kur'ân'da bulunan bazı kıssaların tarihi gerçekliğinin bulunmadığını, bunların edebi olduğunu ve sadece öğüt ama­cıyla çevrede anlatılan bir olayı anlattığını söylüyorsunuz ama İslam âlimle­rinin hepsi Kur'ân'da anlatılan kıssaların tarihsel gerçekliğinin bulun­duğunu söylüyor. Zaten öyle olmalı değil mi hocam? Yanılıyor muyum? Çünkü tarihsel doğruluğu olmayan bir bilgiyi nasıl anlatacaklar? Bir bilgi tarihsel olarak bilinmiyorsa nasıl öğüt verilmek için halka anlatılacak? Yani gerçekte tarihte olmamış bir olayı nasıl bilecekler? Bu konuda ne düşünü­yorsunuz? Allah'a emanet olun hocam...

Cevap: Sanıyorum ki benim yazdıklarımı anlamayacak kadar primitif düşünüyorsun. Ben senin dediğin sözleri söylemedim. Benim sözlerimi çar­pıtmışsın. Ben Kur'ân kıssalarının sembolik mahiyet taşıdığını, bu yüzden her Peygamber'in, davet misyonunda ortak noktaların seçilip anlatıldığını, bu suretle Kur'ân'a cephe alanların uyarılarak Hakk'a yöneltildiklerini söyledim. Ama sen benim söylemediğim şeyleri bana mal ediyorsun. Yeter sizden çektiklerim yeter be. Sen daha doğmadan ben gece yarılarında Kur'ân'ı ezberliyordum. Haddini bil, edepli ol. Dinin temeli edeptir.