TEFSİR VE HADİSLE İLGİLİ (2)
Salı, 14 Ekim 2014 00:00

TEFSİR VE HADİSLE İLGİLİ (2)

(...dünden devam)

Burada müşriklerin Allah'a ortak koştukları şeyler, meleklerdir. Çünkü onların taptıkları putlar, meleklerin sembolleri idi. Yoksa aklı başında insanın, arkasında ma'nevî güç düşünmediği bir taşa tapması ihtimalden uzaktır. Araplar, o zaman dünyanın birçok milleti gibi melekleri Allah'a ortak koşmayı; onları Allah ile insan arasında aracı, şefâatçi tanımayı kendilerince mantıklı görüyorlardı. İşte Rum 35’nci âyette onlara, Allah'a ortak koştukları şeylerin, gerçekten Allah'ın ortağı, ya da Allah ile kendileri arasında şefâatçi olduğuna dair hiçbir kanıtları bulunmadığı, onların keyiflerine ve zanlarına dayanarak böyle yaptıkları anlatılıyor.

37’nci âyette de imanın, insan ruhuna aşıladığı huzur, bolluk ve darlıkta rızâ ve sükûn duygusu anlatılıyor. Rızkı veren Allah'tır ama Allah verdiği rızkı birtakım sebeplere bağlamıştır. Rızkın gelmesi için sebebine sarılmak gerekir. Çünkü Kur'âh "İnsana çalışmasından başka bir şeyin olmayacağını ve çalışmasının karşılığını göreceğini" buyurmuştur. Evet, rızkın sebebi çalışmadır ama yine sonuç Allah'a bağlıdır. Bazen insan çalışır, didinir ama zor geçimini sağlar, kimi de var ki elini atsa altın bulur, başladığı her işte muvaffak olur, ilerler, zengin olur. İşte bu da Allah'ın takdiridir. Her şeyde Allah'ın sınavı vardır. Allah kimini bol rızıkla, kimini dar geçimle sınar. Şu geçici hayatta insanın her haline şükretmesi, kendisine ebedi huzur ve refah sağlar. Dünyada gönül huzuru, âhirette cennet nimetleri. Şu dünya yaşamı bollukla da geçse, darlıkla da geçse sonuçta bir gün son bulur. Sarayda ya da viranede ölen sonuçta birdir. Belki viranede ölenin sonucu çok daha güzel olabilir, sarayda ölen sıkıntıların girdabına da girebilir. Onun için Ziya Paşa'nın dediği gibi

Ya pister-i kemhâda ya vîranede can ver

Çün bây-ü geda hâke beraber girecektir.

İster ipek döşekte, ister harabede öl; zira zengin de fakir de hep toprağa girecektir.

Cevap 2: Maide Suresinin altıncı âyetinde “Cünüp iseniz temizlenin, yani yıkanın” buyurulmaktadır. Cünüp olmak, ilişki sonunda insanın boşalmasıdır. Bunun rüyada olmasıyla uyanıklıkta olması arasında temizlik açısından fark yoktur. Âyete göre rüyasında bu olayı yaşayıp da boşalmış olan kimse, uyandığında bunun izini görürse yıkanması gerekir. Hem hadislerin tümünü inkâr mantıksızlıktır. Peygamber’in yaşayış tarzı hadislerle öğrenilir. Kur’ân’ın ruhuna uymayan rivayetler bağlayıcı olamaz ama Kur’ân’ın ruhunu yansıtan hadisler İslâm hukukunun ikinci kaynağıdır. Aklı başında hiç kimse hadislerin tümünü kaldırıp atamaz.

***