ASTROLOGLUK FALCILIKTIR. FALCIYA İTİBAR EDİLMEZ

Sayın Hocam, Medya ve yazarlık alanında olan birisi olarak araştırdığım çeşitli konular ve röportaj yaptığım insanlar var. Bunlardan biri de değişik metotlarla kehanette bulunanlar üzerineydi. Tanınmış bir İngiliz astrologun bir yorumunu sizinle paylaştıktan sonra sorumu soracağım. Şöyle dedi: "Hayattan bir konuyla ilgili soru sorulmadan önceki durum sanki akan bir nehir gibidir. Fakat o konuyla ilgili astrologa veya bir başka tür falcıya soru sorulduğunda nehir o an donar. Bundan sonra yeniden akışına devam etse de hiçbir zaman eskisi gibi olmaz." Muhakkak ki dinimizde ve diğer semâvi dinlerde falcılık büyük günahtır. Fakat dikkatinize getirmek istediğim nokta, bir astroloğun itiraf gibi açıkladığı başka bir mevzudur. Yani kişi eğer falcıya danışmasaydı olay olumlu bir şekilde neticelenebilirdi. Lâkin falcıya danışarak olayın doğal seyrini tahrib etmiş oldu. Tabi şöyle de yorumlanabilir. Normalde daha fazla gayret gösterecekken belki işini gevşetmiş olabilir ve bundan dolayı olması gereken olay gerçekleşmez. Bu doğru olabilir bazı kişiler için ama burada dikkatinize getirmek istediğim nokta sanki bizim anlayamadığımız gizemli bir biçimde kaderimizin doğal seyrini zedelemiş oluyoruz. Belki falcının verdiği bilgi Allah'ın izniyle gerçekleşecek doğru bir bilgiydi ama o soru falcıya sorulduktan sonra kader çizgisi tahrip edilebiliyor. Kuantum fiziğinde de bilim adamlarını şaşırtan durum atom altı parçacıklarının davranışı çok farklı olabiliyor. Gözlem altına alındıkları zaman hareketleriyle gözlem altına alınmadan yaptıkları hareketler birbirinden çok farklı. Yani sanki falcı kanalıyla geleceğe bir bakış attığımızda meydana gelecek olaylar doğal haline bıraktığımız durumdan daha farklı. Amit Goswami adında nükleer fizik profesörü bir kitabında şöyle espri yapıyor. Adamın biri pastaneye gidip vitrindeki tatlılara bakıyor. Şu kadar istediğini söylüyor ama illaki içerden yenisini getireceksiniz diyor. Pastaneci de ne fark eder hepsi bu sabahın taze tatlıları diyor. Müşteri de yok olmaz vitrindekilere o kadar kişi bakarak eskitti, ben hiç bakılmamış olanını istiyorum diyor. Tabi bu espriyle kuantum fizikte gözlem altına alınan küçük parçacıkların nasıl farklı hareket ettiğine dikkat çekiyor. Bu bağlamda fal baktırmanın aslında bambaşka açıdan insanın kaderini olumsuz olarak değiştirebileceğini söyleyebilir miyiz? Acaba kader hem yazılmış hem de aynı zamanda farklı yönlere de kayabilecek esneklikte bir konsept midir? Çok teşekkür ederim...

Cevap: Allah'ın kaderi falcının sözüyle değişmez. Kader kendi mecrasında akıp gider. Falcı ne derse desin. Yalnız falcının sözüne inanan kimse, olayın, falcının anlattığı biçimde geçmesini bekler, böyle bir beklenti içine girer. Eğer falcının söylediği kötü bir şey ise fala baktıran da buna inanırsa işte bu duruma şum tutma (bir şeyi uğursuz, kötü sanma) denilir. Şum tutmak günahtır ve bazen şum uğursuzlukları celbeder.

Falcılara bağlanmak, dinimizin ruhuna aykırıdır. Falcının sözlerinin kaderi etkileyeceğine veya kaderde değişiklik yapacağına inanmam. Zaten falcıya inananın, Hz. Muhammed'e gelen Tanrı mesajını inkâr etmiş olacağı hakkında bir hadis de rivayet edilir. Müslüman falcıya veya medyuma kâhine değil, sadece Allah'ın mesajına bağlanır ve Allah'ın verdiği akıl istikametinde hareket eder.