Kabalık ve saldırganlık cehalet eseridir
Salı, 02 Ekim 2012 00:00

Kabalık ve saldırganlık cehalet eseridir

“Cevap verecek bilgin varsa cevap ver bakalım” başlıklı soru sahibi diyor ki:

Nisa suresi 157-158. ayetlerde Mevlamız, İsa a.s için onu öldüremediler ve onu öldürmeye çalışanların zanna tabi olduklarını buyurup onu kendi katına yükselttiğini buyuruyor. Siz ise ayette geçmemesine rağmen ölmüştür diyorsunuz, bu şekilde Kur’ân’da olmayan bir şeyi söylemiş olmuyor musunuz? Neden ayetleri çarpıtıyorsunuz Allah tan korkmuyor musunuz? Ayrıca İsa a.s sizin arkadaşınız mı ki İsa diye söz edebiliyorsunuz bu ne saygısızlık. Edep yahu. Turan Gök

Cevap: Sen zavallının birisin. Âl-i İmran ve Mâide Surelerinde İsa'nın öldüğü açıkça belirtilir ama önyargılı olanlar, âyetlerin açık anlamını kapatırlar, görmek ve düşünmek istemezler. İstersen ben sana İsa'nın öldüğünü bildiren âyetleri yazayım. Belki gönül gözün açılır, belki sağduyu ile düşünür, körü körüne saldırmayı ve düşmanlığı bırakırsın.

"Allah demişti ki: ‘Ey Îsâ, ben se­nin canını alacağım, seni bana yükselteceğim, seni inkâr edenlerden temizleyeceğim ve sana uyanları kıyamet gününe kadar inkâr edenlerin üstünde tutacağım. Sonra dönüşünüz bana olacaktır. Ayrılığa düştüğünüz şeyler hakkında aranızda ben hükmedeceğim’." (Al-i İmran: 55)

"Ve yine Allah demişti ki: ‘Ey Meryem oğlu Îsâ sen mi insanlara ‘Beni ve annemi, Allah’tan başka iki tanrı edinin’ dedin?’. ‘Hâşâ, dedi, Sen yücesin, benim için gerçek olmayan bir şeyi söylemek benim haddime değildir! Eğer demiş olsaydım, sen bunu bilirdin, sen benim nefsimde olanı bilirsin, ben senin nefsinde olanı bilmem, çünkü gizlileri bilen yalnız sensin, sen! Ben onlara: Benim ve sizin Rabbiniz olan Allah’a kulluk edin, diye senin bana emretmiş olduğundan başka bir şey söylemedim. Ben onların içinde olduğum sürece onları kolladım, fakat sen beni vefat ettirince onları gözetleyen (yalnız) Sen oldun. Sen herşeyi görensin’." (Maide: 117-117)

Hz. İsa’ya adıyla anmam, âyetin ifadesine sadık kalmamdan ötürüdür. Yaratan, her kulunu adıyla anar. Biz Hz. İsa’yı anarken elbette içimizden ona “Selâm olsun” deriz. Ama her defasında böyle söylemek şart değildir. Allah adını çoğunlukla yalın söylediğimiz halde peygamberleri her defasında (selâm ona, selâm ona) şeklinde anmak, âdeta peygamberlere hâşâ Allah’tan daha çok saygı göstermek anlamı taşır. En güzel şey Kur’ân sınırında durmak ve Kur’ân’a uymaktır. Biraz daha saygılı ve edepli olsan manen kazancın olur. İşin başı, dinin özü edeptir "Edeb Yahu!"

 

 

   Copyright @ Süleyman Ateş