Seta

Ezan okunurken ne demeli?

Sayın hocam, yazılarınızdan çok yararlanıyoruz. Allah sizi başımızdan eksik etmesin; bu mübarek dine ve onun mensuplarına gerçek kuralları öğretmekten sizi alıkoymasın. Yasin Suresini veya başka sureleri okuduktan sonra, Yüce Allah'ın razılığını almak için bir şey istemek gerekmiyor mu? Sadece okuyup bırakmak yeterli mi? Ezan okunurken, Aziz Allah; şefaat ya Resulallah sözü hatalı mı? Cevabınız çok makbule geçecek. Selamlar. Zeki Eroğlu-Em. Eğt. Müfet.

Cevap: Ezandan sonra hem müezzin(ezânı okuyan)’in, hem ezânı dinleyenin şu duâyı okuması çok sevaptır: "اَللّٰهُمَّ رَبَّ هٰذِهِ الدَّعْوَةِ التَّامَّةِ وَالصَّلاَةِ الْقَائِمَةِ، آتِ مُحَمَّدًانِ الْوَسِيلَةَ وَالْفَضِيلَةَ وَالدَّرَجَةَ الْوَاسِعَةَ وَابْعَثْهُ مَقَامًا مَحْمُودًانِ الَّذِى وَعَدْتَهُ Allâhumme rab­be hâzihi’d-da’veti’t-tâmmeti ve’s-salâ­ti’l­kâ­imeh, âti Muhammedeni’l-vesîlete ve’l-fadîlete ve’d-dera­ce­te’l-vâsiah, vebashu mekâmen mahmûdenillezî veadteh (Ey bu yüce da‘­vetin ve hâzır olan namazın sâhibi Allâhım! Muhammed’e vesîle, fazîlet ve yüksek derece ver. Onu kendisine vaad ettiğin yüksek makāma ulaştır)."

Ezan okunurken saygı ile dinlenir. Ezan kelimelerini aynen tekrar etmek de güzeldir. Ama Aziz Allah demekte bir sakınca yok ama makbul olan ezanı saygı ile dinlemektir. "Şefaat Ya Resulallah" denilmez. Böyle bir hüküm yoktur. Şefaat (yardım, destek) Peygamber'den değil, Allah'tan istenir ve beklenir. Tevhid inancı bunu gerektirir.

Okuduğumuz dua ve Kur’ân’ı nasıl bağışlayacağız?

Sayın Hocam, Yasin-i Şerif ya da Kur’ân'dan diğer surelerden okuduğumuzda nasıl bağışlayacağız; ya da hiçbir şey söylemek gerekmez mi? Lütfen bilgi verir misiniz? Diğer taraftan şefaat etmek yalnız Allah'a mahsustur demektesiniz. Bu durumda her ezan okunurken Aziz Allah, Şefaat ya Resulallah denmesi yanlış mıdır?

Cevap: Kur'ân okumak ibadettir. Huzur ile okursunuz, istediğiniz kadar okuduktan sonra bırakırsınız. İsterseniz istediğiniz gibi dua edersiniz. Ama Kur'ân okumanın dua ile bir ilgisi yok. Kur'ân'ın ardından mutlaka dua etmek diye bir şey yoktur. Siz Kur'ân'ı saygı ile okursanız Allah sizden razı olur. Bir şey demenize gerek yok. O bilir sizin içinizden geçeni ve niyetinizi.

Okuduğumuz Kur’ân’ı, yaptığımız duayı Allah’ın rızasını kazanmak için okuruz veya yaparız. Her Kur’ân okumanın ardından mutlaka Allah’tan bir şey istemek gerekmez. Yani Kur’ân’ı bir çıkar için değil, Allah emrettiği için okuruz. Zaten O, kulunun halini bilir ve kul istemese de Allah kuluna uygun olanı yapar. Allah’a teslimiyyet her şeyden önemlidir.

Uyduruk Kerbela rivayeti

Hocamız, Diyanetten biri geçenlerde vaaz veriyordu. Peygamberimiz Hz. Hüseyin hakkında şöyle demiş: "Ey Ayşe, şu çocuğa iyi bak. Bu çocuğu ileride Kerbela’da öldürecekler. Kanını mahşer yerinde bana getirecekler" Peygamberin böyle demesi mümkün mü? Hocalarımız böyle şeylere inanarak mı anlatıyor? Yoksa anlatmak mı zorundalar?

Oysa peygamberimiz öyle gaybleri bilecek kişi olmamalı. Madem Hz. Hüseyin Kerbela’da öldürülecekti Peygamberimiz niye onu uyarmadı? Bu şeyler doğru mu? Saygılarımla.

Cevap: Bu rivayet, kesinlikle yalandır, uydurmadır. Geleceği Allah'tan başka kimse bilmez. Kaldı ki Ayşe, Ali evladı yanlısı olmamıştır, Hz. Ali’ye karşı karşı olan safta yer almıştır. Kur'ân gaybı Allah'tan başka kimsenin bilmeyeceğini vurgular. Peygamberimizin, Aleyhisselâm büyük ihtimalle Kerbela diye bir yerden haberi bile yoktu. Maalesef bu tür uydurmaları dine sokup dini yalanlarla bozdular. Annesi Fâtıma dururken Ayşe niçin Hüseyin'e baksın, Hüseyin'in annesi Ayşe değil, Fatma'dır. Hüseyin Ayşe’nin yanında değil, annesi Fatıma’nın yanında idi. Ayşe o çocuğa nasıl bakacak? Akılsız, mantıksız bir uydurma!