SÜT EMZİRME SÜRESİ VE SÜT YASAĞI (2) PDF 
Perşembe, 02 Haziran 2022 00:00

SÜT EMZİRME SÜRESİ VE SÜT YASAĞI (2)

(...dünden devam)

"Eğer (ana-baba), anlaşıp danışarak sütten kesmek isterlerse ken­dilerine günah yoktur." cümlesinin hükmüne göre ana baba, danışıp an­laşmak suretiyle çocuklarını, iki yıl dolmadan da sütten kesebilirler. Mutlaka iki yıl emzirmeleri farz değildir. Bundan önce de sütten kesme­lerinde bir günah yoktur. Ancak ikisi, birbirine danışarak çocuğun sağ­lığına bir zararı olmayacağına kanaat getirdikten sonra bu işi yapabi­lirler.

“Bugün sizin için dininizi olgunlaştırdım, size ni'metimi tamam­ladım ve size din olarak İslâm'a râzı oldum. Kim açlıktan daralır, günaha istekle yönelmeden bunlardan yemek zorunda kalırsa ona günah yoktur. Doğrusu, Allah bağışlayandır, esirgeyendir.” (Mâide: 110(5)/3)

Mâide 3’ncü âyetin bu kısmında yüce Allah’ın, Müslümanlar için dini olgunlaş­tırdığı, onlara olan nîmetini tamamladığı ve onlar için din olarak sadece İslâm’ı seçtiği ve bundan başka bir şeyden râzı olmayacağı belirtilmektedir.

Dîn, peygamberlere gelen vahiylerle konulmuş kurallar manzumesi­dir. Abdullah ibn Abbâs'ın ve Süddî'nin kanâatine göre peygamberlik süresi boyunca azar azar gelen dîn yasaları, bu âyetle tamamlanmış; bun­dan sonra hüküm inmemiştir. Ancak cumhûra göre bu âyetle birlikte dînin esas kısmı tamamlanmış fakat, bundan sonra da gönüle ferahlık veren vahiyler inmiştir.

Bazı kelâmcılar: “Bugün size dininizi olgunlaştırdım” cümlesine dayanarak Kur'ân'da her şeyin açıklandığını, hükmü açıklanmayan hiçbir şey bırakılmadığını, kıyâs ve ictihâdın caiz olmadığını söylemişlerdir. Bunlar âyetin ruhundan uzak anlayışlardır. Âyet, dinin temel hükümlerinin tamamlandığını bildirmektedir.

İslâm'ın temeli olan Kur'ân ve Hadîs, esas meseleleri açıklar, temel prensipler koyar, ayrıntıları, her çağda gelecek İslam alimlerine bırakır. Hayâtın ihtiyaçları çağdan çağa değiştiğinden, bu değişen meseleler hak­kındaki hükümler Kur'ân ve hadîsin ruhuna dayalı ictihâd ile elde edilir. İctihâd, İslâm’ın her çağa uygulanmasını sağlayan bir yöntemdir. Hz. Peygamber (s.a.v.), Kur'ân ve hadîste bulunmayan konularda ictihâd yap­malarını, ashâbına işaret buyurmuştur. Kur'ân ve hadîste siyasal ve sosyal konuların esasları vardır ama ayrıntıları yoktur. Bu konulardaki ayrıntılar, çağların gereğine göre İslâm âlimleri tarafından Kur'ân ve Hadîsin ruhuna uygun olarak çözümlenir.

***

 

 

   Copyright @ Süleyman Ateş