“AKLIN VE VAHYİN TERK EDİLMESİ” (14) PDF 
Cuma, 18 Şubat 2022 00:00

“AKLIN VE VAHYİN TERK EDİLMESİ” (14)

(...dünden devam)

Yazar Kur’ân’a dayanarak insanın zaaflarını anlatır. Sözde dindar görünenlerin, Kur’ân’ın buyruklarını bir tarafa itip atalarından gelen rivayetlere sarıldıklarını, sözde İslâm’a hizmet ederken Kur’ân’ı bir tarafa iteklediklerini anlatıyor.

Beri taraftan sadece Allah’a inanıp peygamberleri reddeden deistlerin hain emelleri hakkında da şöyle diyor:

“Bugün ülkemizde özellikle yüksek eğitimli genç nesilde çığ gibi büyüyen “Deizm”in en temel nedeni:

“Vahiy ve aklı devre dışı bırak,

Bir takım hurafe, uydurma ve akıl dışılıkları din diye tanıt,

Bu uydurma ve akıl dışılıkları dinin kendisi diye öne sürerek, vahyin ve dinin Allah’tan gelmediğinin, dolayısıyla hakikat olmadığının propagandasını yap...

Bu hain metodun uygulayıcıları, vahiy dinine karşı bu uydurma ve iftiraları atarken, sarıldıkları kaynakların hemen hemen tamamı vahiy ve akıl dışı kaynaklardır. Ne yazıktır ki, dindar olarak öne sürülenlerin çoğunluğu da, din adına bu kaynaklardan beslenen saf ve temiz duygulu insanlarımızdır. Dini bilim ve akıl dışı gösterirken dayandıkları, delil olarak sundukları kay­naklara bakılacak olursa neredeyse tamamının kaynağı vahiy olmayan insan kaynaklı bilgiler olduğu görülür.”

Kur’an bu tür düşünce sahiplerine şöyle buyurur:

“İşte şunlar, Allâh’ın ayetleridir, onları sana gerçek ile okuyoruz. Allah’tan ve O’nun ayet­le­rinden sonra hangi hadise (söze) inanacaklar?” (Câsiye: 6)

“Hayatı ve hakikati vahyin verileriyle anlamanın insana katacağı nasıl büyük bir değer, şeref ve vizyon varsa; vahyi hiçe sayarak, göz ardı ederek hayata ve hakikate kör gözle bakmanın da insandan alıp götüreceği, insana zarar ve kayıplar verdireceği birçok yön vardır… Vahiyden uzaklık, ruhsal huzur ve tatminden uzaklıktır.”

“Dincilik, aklı terk ettiği için, vahyi, dinin dışında bırakmış; dinsizlik de, dinciliğin uygulamalarını dinin kendisi zannettiği için, vahyi, aklın dışında bırakmıştır.”

Dr. İbrahim Aktoz, kitabını şöyle bağlıyor:

“Ne mutlu aklını ve dinini vahiyle buluşturanlara; ne mutlu Kur’an’ı din yapanlara...

Allah’ın vahyi Kur’an, dininizin kaynağı, karanlığınızın ışığı, ruhunuzun şifası, hayatınızın rehberi olsun!..”

Sonuç olarak:

Bu kitabın okunup özümsenmesini akıl ve vahiyden nasibi olanlara tavsiye ederim.

Süleyman Ateş

***

 

 

   Copyright @ Süleyman Ateş