KUR'ÂN'DA İLMİN YERİ (1) PDF 
Salı, 01 Şubat 2022 00:00

KUR'ÂN'DA İLMİN YERİ (1)

“Rahmân ve Rahîm Allâh'ın adıyla. 1- Nûn. Kaleme ve (kalemle) yazdıklarına andolsun.” (Kalem: 1-2)

Kalem Suresi, iniş bakımından ikinci suredir. Burada bilginin vasıtası olan kaleme ve kalemle yazılan yazılara and içilerek bilginin, öğrenmenin değerine dikkat çekilmektedir.

“19- Körle, gören bir olmaz. 20- Karanlıkla, aydınlık da bir olmaz. 21- Gölge ile hararet de bir olmaz. 22- Dirilerle, ölüler de bir olmaz. Allah dilediğine işittirir; yoksa sen kabirlerde bulunanlara işittirecek değilsin.” (Fâtır: 19-22)

“27- Görmedin mi Allah gökten su indirdi de, onunla renkleri çeşit çeşit meyveler çıkardık. Dağlardan (geçen) beyaz, kırmızı, değişik renklerde ve simsiyah yollar (yarattık). 28- İnsanlardan, hayvanlardan ve davarlardan da yine böyle türlü renkte olanlar var. Kulları içinden ancak bilginler, Allah'tan (gereğince) korkar. Şüphesiz Allah dâimâ üstündür, çok bağışlayandır.” (Fâtır: 27-28)

“Yoksa o, gece sâatlerinde secde ederek, ayakta durarak ibâdet eden, âhiretten korkan ve Rabbinin rahmetini uman gibi midir? De ki: “Bilenlerle bilmeyenler bir olur mu?" Doğrusu ancak sağduyu sâhipleri öğüt alır.” (Zümer: 9)

“Ey inananlar, size: ‘Meclislerde yer açın’ dendiği zaman yer açın ki Allah da size genişlik versin. Size: ‘Kalkın’ dendiği zaman da, kalkın ki Allah sizden inananları ve kendilerine ilim verilenleri derecelerle yükseltsin. Allah yaptıklarınızı haber almaktadır.” (Mücâdele: 11)

“Fakat içlerinden ilimde derinleşmiş olanlar ve müminler, sana indirilene ve senden önce indirilene inanırlar. O namazı kılanlar, zekâtı verenler, Allah’a ve âhiret gününe inananlar var ya, işte onlara büyük bir mükâfat vereceğiz.” (Nisâ: 162) âyeti, gerçek bilgi içeren İlâhî Kitâbın özüne bağlı, derin bilgi sahibi âlimlerin, çıkarcı düşüncelerden uzak olarak ihtilâfa düşmeyeceklerini, hak ve hakîkate karşı gelmeyeceklerini, hak bildikleri sözü hemen kabul edeceklerini vurgulamaktadır.

"Onlara güven veya korkuya dair bir haber gelse onu yayarlar. Halbuki onu Elçi'ye ve aralarında buyruk sâhiplerine götürselerdi, işin içyüzünü araştırıp çıkaranlar, onun ne olduğunu (haberin taşıdığı anlamı) bilirlerdi. Eğer size Allah’ın lütfu ve rahmeti olmasaydı, birçok işinizde şeytâna uyardınız.” (Nisâ’: 83)

Bu âyet, duydukları bir haberi anlayıp dinlemeden hemen yayanlar hakkındadır. 

(devamı yarın..)

 

 

   Copyright @ Süleyman Ateş